bir hadis ve aynı zamanda sünnettir. maidede de ayet vardır.
mahzun kabilesinden(zengin ve büyük bir aile) bir kadın, insanlardan ödünç aldığı menkulleri mülkiyetine geçirmiştir. bunun üzerine yakalanmış, muhammede 'ne yapalım' diye sorduklarında, 'elini kesin' demiştir. tabi o gün de bugünlerde olduğu gibi araya hatırı satılır birilerini sokmak isteyenler olmuş. bu sebeple üsame b. zeyde gitmişler. zeyd muhammede şefaatçi olarak gitmiş. muhammed 'sizden öncekilerin helak olmasının sebebi budur. sizler şerefli(burada kasıt büyük veya zengin ailedir diye düşünüyorum) olanları serbest bırakıp, yoksul ve kimsesizlerin ellerini kestiniz. canımın sahibine and olsun ki, hırsızlık yapan muhammedin kızı fatıma bile olsa, onun da elini keserim' demiş ve kadının elini kesmiştir. burada, müslümanın karar vermesi gerekli artık. ya, o uğruna her şeylerini feda ettikleri, alemlerin en değerlisi olduğunu söyledikleri, onun yüzü suyu hürmetine allahın her şeyi yarattığına inandıkları kişinin söylemlerini ve ilettiği allahın sözlerini dikkate alıp tavır belirleyecekler ya da kendisi ve ailesi-yakın çevresi uğruna her şeyi(ülkeyi dahil) feda eden, inandıkları allahın sıradan bir kulunun söylediklerini. ikisi bir arada olmaz. zira iki efendiye birden itaat edilmez. ya tanrındır efendin ya da onun kulları.