dönem itibari ile kendini bir taraf seçmek zorunda hisseden genç ve atik bir delikanlıdır,
ilk bakışta sol kesime yakın olduğunu rahatlıkla anlayabiliyoruz, hayatını irdelediğimizde ise beladan uzak duramayan isyankar bir yapısı olduğunu da, bazı kaynaklara göre asılmadan önceki son sözlerinden biri "yaşasın marksizm-leninizm" olduğu vurgusu komünizme yakınlaştığını da gözler önüne seriyor,
işlediği suçlara bakılırsa, siyasi olarak bir baş belası olduğu açık ve net bir şekilde görülüyor, bu kadar şeffaf, bu kadar gözler önünde ve bu kadar hareketli bir yaşam hikayesi bize çekici geliyor olabilir, yaşadıkları süreci irdeleyerek sonunun bu şekilde olmaması gerektiğini düşünüyor olabiliriz, duygu ve düşüncelerini paylaşıyor ve onu gerçekten bu günlerde dahi anlıyor olabiliriz, onu isyanından dolayı seviyor, ondan nefret ediyor veya ona acıyor olabiliriz, bu duygu ve düşünceler insanların doğasında vardır ve bunları anlayabiliriz,
şahsen bu güne kadar anlamadığım ve bundan sonra da anlayamayacağım tek bir konu var, komple sol kesimden oluşan bir hükumet tarafından idam cezasına çarptırılıp, sol kesimden bir cumhurbaşkanı tarafından idam ettirilen bu delikanlıyı, tükürdüğünü yalarcasına yine sol kesim tarafından sahip çıkılması, tarihi gerçekleri saptırması, baş üstü edilmesidir, gencecik bir vatan evladını kahraman ilan ederek elinizdeki kanı temizleyemezsiniz, siz kendinizi kandırmaya devam edin ama gerçekler gerçek olamayacak kadar acı, böyle bir iki yüzlülük başlı başına bir tez konusudur.