insanı gün içinde hiç yalnız bırakmaz. sabah kalktıktan akşam tekrar kafanızı yastığa koyduğunuz zaman dilimi içinde hep yanınızdadır. dışarı çıkarsınız, dönüp kapı kolunu tekrar kontrol edersiniz, kaldırımda parkeleri saya saya yürürsünüz, yemeğe oturmanızla elinizi yıkamak için tekrar kalkmanız bir olur. çevrenizi de bu hastalık yüzünden rahatsız eder, işin kötüsü bunun gayet farkında olduğunuz halde bundan vazgeçemezsiniz.
bir de kişiye kendini potansiyel suçlu gibi hissettirir, etrafınızda bıçak vs suç aleti varsa sürekli kafanızı kurcalar, çünkü her an onunla birine zarar verebilirsiniz.
bu rahatsızlığa sahip kişilerin negatif enerjilerini takıntı yaptıkları şeylere fazla yaymaları sonucu kaygılarının gerçeğe dönüşmesi durumu da gözlemlenmekte.
ayrıca bu illetten kurtulmak isteyenlere tavsiyem fight club ın şu repliğine kulak versinler:" herşeyi kontrol etmeyi bırak, kendi haline bırak, olsun!"