belediye başkanı olmak. harbiden çok korkuyorum. dertsiz başıma belalar sarılacak gibi geliyor.
şimdi demeyin, "ulan bundan da korkulur mu" korkulur anasını satayım. tabi çoğunuzun tuzu kuru, öyle bi ihtimaliniz yok, ama çenemi tutamamak, her cacığın içine doğranmak istemek gibi bir huyu olan bu gariban için, olma olasılığı olan durum.
aha bu ege ilçesinde, yıllardır altı oklu parti kazanır seçimi, aynı adayla hem de. ancak bu sefer o adaya karşı oldukça fazla bir antipati var, ama inatla yine aday gösterildi o partiden.
ampullü parti eski bir solcuyu aday gösterdi, lakin bu ilçede ampul pek sevilmez, floresan kullanılır genelde.
üç hilalli parti de oldukça efendi bir adayı gösterdi, ancak üniversite öğrenciliğinde yapmış olduğu bazı şeyler, bu ilçenin ağırlığı olan sol kesimden oy almasını engelleyecek nitelikte.
kel sarman efendi ise bu 3 başkan adayını yakinen tanır, üç partinin binasına da rahat rahat girer çıkar, aslında ne olduğunu herkes bilir, üç hilalli partinin binasına girip "buraya da bi orak çekiç assak mı yaw" diyebilecek kadar hoşgörüyle bakılır kendisine.
neyse, "oyu kime verecen" durumu kel sarman için biraz zordur, ailede bilindik bir ailedir, kimseyi de kırmak istememktedir.
sonunda buldum formülü, kurtuluş formülünü, güya, ne kurtuluşu, daha beter oldu. ilçedeki gençlerden biriyle -ki şu an oldukça popüler bir gençlik örgütünün lideridir- konuşurken, "ben bağımsız aday olucam, kendime vericem oyumu, seçimden sonra da göstericem, kimse kusura bakmasın, ben kendime verdim oyu diycem" diyivermişim.
"şahane fikir abi" dedi. "sen de mi aday olucan?" dedim. "hayır abi, biz arkandayız" dedi. ehere mehere güldük, gitti bu. öğleden sonra geldiler örgütçe. "başkanım başkanım". "lan mallar" dedim "ben onu kastetmedim, herkes aday olsun, herkes kendine oy versin, ayar olsun"
yok olmazmış, onların adayı benmişim. neyse bunları atlattım işime gücüme baktım. birkaç saat sonra facebook a bi baktım, çalkalanıyor, "hayırlı olsun" diyenlerle. ablam aradı, bilgi verdi nasıl aday olunacağı konusunda, akşam annemin arkadaşları geldiler "oyumuz sana" diye, ben de gırgıra vurdum, birkaç proje paylaştım yarı şaka yarı ciddi, beğenildiler anasını satayım, o genç geldi, "abi sırf bizim çalışmalardan 3000 oyun var" dedi. (toplam oy 20 000 civarı).
en sonunda vazgeçip aday olmayacağımı söyledim, lakin pazartesi günü, beni zorla götürüp aday yapacaklarmış, başvuru parasını bile aralarında topladılar.
şimdi çok güzel geliyor dimi belediye başkanlığı? ama 4 yıl sonrasını düşün, o koltuktan inince, eski forsun kalmayınca? acı lan bu, çok acı, bunu yaşamamak için, yapışacaksın o koltuğa sıkı sıkı. saçmalayacaksın, hayatın zindan olacak...
lan ne güzel yaşayıp gidiyorduk, nerden çıktı bu seçim???
