sevimli hayalet casper küçüklükten beri kıl olduğum ama yine de ısrarla izlediğim bir çizgi film karakteriydi. insan kendini "ben sevimli hayalet casper" diye tanıtan birini niye sevsin? onu geçtim; bu hıyarın sevimli olduğuna kendisi mi karar veriyor. ben casper de, efendim, adım casper de... böyle diyerek sevimsiz oluyorsun. o zaman ben de sevimliyim. sevimli misin lan sen? hepimiz sevimliyiz.
şehirler dolmuş apartmanlarla, gökdelenlerle, yol, su, elektrikle. yol,su,köprü, elektrik iyi bir şey dediler önce, iyiler oldu kötü. doldu her yer. bir dağlar kalmıştı bana başta. ölen ölsün kalan dağlar bizimdir. ölsünler doğayı bozanlar.
dağlar bile bizim değil, onların. dağlar dağlanmış.
ben seni sevdiğumi dünyalara bildirdum, bi sen duymadın. sonra bir yerlerden kulağına gelmiş. kızmışsın bana. onu da bana dünyalar bildirdi. kalk gidelum zigana'ya.
eski sevgiliden de eski sevgiliye benzeyenden de haz etmiyorum. bu yüzden dün gece hiç tanımadığım bir kıza, sırf sana sana benziyor diye usulca sokulup "hasiktir ordan" dedim. hırsımı aldım da eski sevgili duymadı bunu. deli muamelesi gördüm. dayak yedim.
genco dizisi ilk yayınlanmaya başladığında genco'ya ev ahalisince sinir olurduk. ahalisince kelimesinin ne olduğunu bilmeden veya böyle bir kelimenin mevcut olup olmadığını bilmeden kullanmak ise ayrı bir hıyarlık. efendim neyse, biz bu diziyi tesadüf eseri dışarıdan yemek söylediğimizde televizyon karşısında yemek yerken gördük. aksi gibi her hafta bir kere dışarıdan eve yemek söyledik; o "bir kere" ler de hep genco günlerine denk geldi. genco ile sürekli dalga geçiyorduk, "ahaha adam ışınlanıyor, romantik polat, piyanist şantör... " garip tabirler ile genco sever hale geldik. şimdi hepimiz birer genco fanatiğiyiz. hatta ben org çalarken bir anda beni çağırandan kaçıyorum, kayboluyorum. o derece etkilendim diziden.
kavak yelleri dizisinde daha ne bir kavak gördüm, ne de bir yel gördüm. bana bunun cevabını versinler yoksa kendimi iyice genco dizisine kaptıracağım.
leman sam'a saygımız her ne kadar sonsuz olsa da "masal perisi" şarkısını her duyduğumda sözlerini şu şekilde söyleyesim gelir:
"eğer bir tren ferisi, girerse limanlarına... " diye gider.