-olum ben sizin türün ilk bakışta dişi mi erkek mi olduğunu anlayamıyorum. güzel olup olmadığını nerden bileyim.
+kendi türünde uzmansın ya amk. adriana lima diye geberecen.
-hay senin ağzının yayını sikeyim, adriana' nın nesi var göt. en azından sütyen takabileceği memeleri var. senin şu karıya bak dediğin itin memesi bile görünmüyor.
+biz sizin gibi memeye düşkün değiliz oğlum. sidik kokusu ile karar veririz.
-ya tamam bi sus, yemek vakti midemi kaldırma.
+....
-harbi lan, senin düzgün bir ilişkin falan var mı? böyle sevdiğin falan...
+konuşmak istemiyorum.
-oha, ite bak... gözlerin yaşardı lan!
+sus tamam sus!
-...
+sokak sokak dolaşırken bir villanın önünden geçiyordum. villanın bahçesinde çimlerin üzerinde o kadar güzel hoplayıp zıplıyordu ki, sanki köpek değil kuğu...
-puhahahaha, ulan iti kuğuya nasıl benzettin.
+güleceksen anlatmayayım göt.
-pardon pardon...
+sonra bu da beni gördü. ilk önce yüz vermedi tabi. böyle kir pas içinde sokak köpeğine ne diye yüz versin ki? bir gün bahçeden kaçmış bu. sonra da kaybolmuş. böyle ürkek ürkek dolaşıyor. etrafını bizim mahallenin bebeleri sardı. böyle kuyruğunu kıstırdı. nasıl da titriyor... neyse gittim postamı koydum hacı. ayarı verdim bizimkilere...
-siktir lan. karıyı ayarlamak için kumpas kurdum demiyor da.
+karı senin ebendir! kuğu o kuğu...
-oha. tamam lan tamam kızma.
+neyse işte. sonra sevdik birbirimizi. ama o züppe sahipleri aşkımıza karşı çıktılar.
-sonra?
+büyüdük ve kirlendi dünya. puahahahha sonrası ne amk, yok olum biz de öyle şeyler...
-ulan ben de seni adam yerine koyup ciddi ciddi dinliyorum amk! göt ne taşşak geçiyon. siktir git lan. bir daha da gelmiyecen bu dönerciye. sen de yarrak ye bundan sonra.
+ tamam olum kızma yaaa. azıcık gülek dedik.
