tıp ve diş hekimliği haricinde diğer tüm mesleklerle aynı kadere sahip olmaktır. mühendislik iyi denmiş genelde, kıytırık mühendislikleri saymıyorum bile hadi elektirik- elektronik mühendisliğine bakalım. yüzün üstünde üniversitede bu bölüm var hatta bazılarında ikinci öğretim var. neredeyse bütün özel üniversitelerin kontenjanları doluyor. örneğin gediz üniversitesi yüzde 25 burslu puanı söylüorum sıkı tutunun 199 puan, başkent üniversitesi 219 puan, devlet üniversitelerinin de bundan farkı yok dumlupınar üniversitesi de elektirik-elektronik 250 puan, şimdi gel buyur buradan yak. her yıl en az 6000 elektirik-elektronik mühendisi mezun oluyor. aynı şey endüstri, bilgisayar, makine falan içinde geçerli. günümüz türkiyesinde kimse de ben odtüden, boğaziçinden mezunum bana rakip olamazlar demesin öyle bir olurlar ki bu bollukta işsiz kaldığına mı yanarsın yıllarca okumak için dert çekmene mi?. hukuk fakültesi denmiş ama sokaklar işsiz avukatlarla dolu sadece baroya kayıtlı 70 binin üzerinde avukat var. hele fen fakültesinin kimya, fizik, ,istatistik gibi bölümlerine değinmiyorum bile. ayrıca boğaziçi iibf den mezun olup 2 yıl işsiz kalanı da gördüm. en sonunda bir bankanın şubesinde çalışmaya başladı. hatta mühendislik okursan sadece aldığın eğitime göre iş seçeneğin olur ama iibf nin çok rakibi olduğu kadar çok seçeneği de vardır. yani demem o ki türkiyede ki üniversite öğrencilerinin yüzde 90 nı aynı kadere sahip o yüzden iibf ye acımayı bırakın da olayın ciddiyetini düşünün. 5 yıl sonra üniversite mezunu işsizler olmasın.
