ilk önce iddialar zaman gazetesinin değil, savcılığındır. iddia makamının bunu ileri sürmesinin ise haklı nedenleri vardır. Sen "şu işi halledelim" diyen adama, "tamam tamam hallederiz" diyor isen ve bu durum kayıt altına alınmış ise artık müddei iddiasını temellendirmiş olur ve artık senin savunma yapman gerekir.
ikincisi, Türk Ceza Kanunu'nda "hakaret" suçu tanımlanmış ve bunun televizyon yoluyla yapılması nitelikli hal olarak belirlenmiştir. Böyle bir durumda ihkak-ı hak yerine yargıya başvur, der hukuk. Ama sen ne yapıyorsun, bizzat duruma müdahale ediyor ve yargı yoluyla hakkını aramak yerine, ihkak-ı hak yapıyorsun. Peki soralım, bu yöntemi neden mizah dergileri için denememiştir? Mizah dergileri hakkında "hakaret" gerekçesiyle tazminat davaları açarken, habertürk televizyonu için neden bir ayrıma gitmekte ve aramaktadır.
Sadece şu video bile bize gösteriyor ki, medya üzerindeki etkisini kaybettikçe ve dün onunla olanlar bugün karşısında olunca, kendisinin bir savunmaya dair bir stratejisi dahi yok. Azarlanarak ve tehdit edilerek savunma yapılmaz, ayar verilmez.