sebepten sonuca gidip, suçluyu mağdur ilan edenler.
hümanizmi götünden anlamanın acı sonuçları.
bu kafaya göre 4 çocuğa tecavüz edip, gırtlaklarını kesen birini asarsanız asılan mağdur oluyor. neden? çünkü idam edildi. diğer 4 masum ve toplumun vicdanı?
ona cevap yok.
fasülye tanesi kadar minicik bir kadıncağız yanı başındaki öküz tarafından "amına götüne yarrağına" diye böğürülüp, cinsiyetçi bir şekilde taciz edildiğinde 2 katı ebadındaki dalyarrağa bir tokat çarptığı için "şiddet uygulüyyür çok rererööö" diye kınanıyor. eskilerin çok güzel bi lafı vardı "taşları bağlayıp, itleri salmak" diye.
işte devir bu devir.
burda kadına laf eden dallamaların çoğu da aynı kafadan gerizekalılar. 3-5 kişi bir araya gelince rezilleşen, hadlerinin bildirilmesinden ödleri kopan ayaktakımı...
kadının attığı tokat şiddet değildir had bildirmedir...
beyzbol sopasıyla bu sığırın beynini dağıtsaydı belki tartışırdım şiddet meselesini. onda bile anglo-sakson hukukunda bir kadının yanında 5-10 kişi yüksek sesle cinsiyetçi küfürler ederse cinsel saldırıya sokuyorlar işi. muadili bir kadın amerikada bunlara silah çekse ceza almaz. bizde bile insan evladı bir hakime gelirse heriflere ceza çakarlar.
son 12 yılda inanılmaz bir sosyal ahlak ve terbiye erozyonu yaşadık. artık büyük şehirlerde bile sosyal yaşam, toplu taşıma araçları, sinemalar, sokaklar bu yontulmamış taşralı öküzlere ait. onların kuralları geçiyor, onlar tarlada, pazarda nasıl davranıyorlarsa istanbul metrosunda, sinemada, kuyrukta, lokantada öyle davranmaya devam ediyorlar. köyünün bağlı olduğu kasabayı görmeden istanbul'a, izmir'e gelen dallama silik ve yetersiz varlığını bağırıp çağırarark, (sözde) erkekliğine vurgu yaparak kanıtlamaya çalışıyor. bütün toplumsal detaylarımız "fallik" simge ve objelerden oluşuyor. islamiyet'in başlangıcında varolmayan minareler de dahil buna...
şimdi el kadar kadın yanında küfür kıyamet böğüren sığıra tokat attı diye "şiddet" kelimesinin içini utanmazca boşaltanlar var ya;