Osmanlı hanedanının günümüzde varlığını devam ettiren yaklaşik 250 üyesinin, kendilerine miras kaldığını iddia ederek istanbul'da devasa büyüklükteki bi toprak bütününün maddi karşılığını almak için dava açmasıdır.
Davadan sonuc çıkmazsa aihm'ye başvuracaklarmış. Daha önce yunan kraliyet ailesinden gelenlerin açtığı dava sonucu aihm yunanistan devletinden yüklü miktarda para tahsil etmiş, ve bu karar bir emsal teşkil ediyormuş.
Ben her zaman tarihiyle gurur duymuş, ecdadına hayranlık beslemiş bir türkiye cumhuriyeti genciyim. Ve bu olay, benim kanıma dokunuyor arkadaş, bu yapılanı isimlendiremiyorum, tanımlayamıyorum. Evet, osmanlı hanedanının, zamanında bir haksızlığa uğradığını biliyorum, mâlesef bunun, köklü değişikliklerin oluşması için gerekli olduğunu da biliyorum, yaşadıkları zorlukları da tahmin ediyorum. ancak bu yaptıkları, ülkeyi sırf karışıklık çıkmasın diye sessiz sedasız terk eden sultan vahdeddin ve ailesinin asilliği değil, ondan çok uzak bi davranış. Kaldı ki birçoğu asimile dahi olmuş gittikleri yerlerde. Bu asil ecdadın soyundan gelenlerin sırf mal mülk için böylesine bi taleplerinin olmasını anlamlandıramıyorum. Hiç mi utanmazlar ? O paranın, dedelerinin hükmettiği topraklarda, hâlâ dedelerinin hükmettiği zamandaki benliğiyle yaşayan insanlardan çıkacağını düşünmüyorlar mı ? Bu açgözlülük değil de nedir ? Sindiremiyorum, aklım almıyor. Fazla ileri gitmis olmak istemem ama bu, ' kanı bozulmak ' deyiminin tam karşılığı değil midir ?