ben bu yazıyı öylesine yazdım

entry2646 galeri
    691.
  1. Bir kuş, kanadını bir sofînin kırdığından şikâyet ile Hz. Süleyman'a gelir.
    Hz. Süleyman da o kuşun şikâyetçi olduğu sofîyi huzuruna getirtip sorar:

    -- Bak, bu kuş senden şikâyetçi. Niye kırdın kanadını?

    Sofî kendini savunur:

    -- Sultanım, Allah bu mahlûkatı âdemoğlunun emrine musahhar kılmıştır. Ben
    bu kuşu avlamak istedim. Yine de ona kaçması için fırsat verdim, fakat o
    bekledi. Adeta *"gel beni tut, ne istiyorsan yap" *dedi. Ben de bana teslim
    olacağını düşünerek üzerine atladım. Tam yakalayacakken kaçmaya çalıştı. O
    esnada da kanadını incittim.



    Bunun üzerine Hz. Süleyman kuşa döner:

    -- Bak, bu adam da haklı. Sen niye kaçmadın? O sana sinsice yaklaşmamış.
    Neticede sen kendini savunabilirdin. Şimdi kolum kanadım kırıldı diye
    şikâyet ediyorsun.

    Kuş itiraz eder:

    -- Efendim, avcı olsaydı o zaman hemen kaçardım. Ben onu sofî kıyafetinde
    gördüğüm için kaçmadım. Bundan bana zarar gelmez diye düşündüm.

    Hz. Süleyman bu savunmayı beğenir ve kuşu haklı bulur. Kısasın yerine
    gelmesi için *"sofînin kolunu kırın"* diye emreder.

    Kuş sofiye acır:

    -- Efendim, öyle yapmayın!

    -- Ne yapayım?

    -- Efendim, bunun kolunu kırarsanız, kolu iyileştikten sonra aynı şeyi yine
    yapabilir.

    -- Peki, ne yapalım?

    -- Siz bunu sofî kıyafetinden, libasından sıyırın! Sıyırın ki diğer kuşlar
    benim gibi aldanmasın!
    1 ...