ilkçağda asker sınıfı, ruhban sınıf ve kral ittifakı ile ilk sehir devletleri ortaya çıkmıştı. bu güçlerin her birisi birbirine paralel görünen güçler gibi görünmekle birlikte devleti meydana getiren temel unsurlardı.
daha sonra çağdaş demokrasilerde güçler ayrılığı ilkesi ile yasama, yürütme ve yargı erklerinin birbirini denetleyerek ve dengeleyerek sosyal düzenin işlemesi sağlandı. bu erklerden birisinin diğerlerini kontrolü altına aldığı rejimlere demokrasi denilemez. zira, toplumun kontrolsüz tek bir erkin eline düştüğü rejimler kesinlikle diktatörlüğe dönüşmektedir.
akp-cemaat ittifakı tek bir amaca yönelik bir ittifaktı. ancak, güçler ayrılığının ve anayasal kurumların etkisinin ortadan kalkması ve rejimin diktaya evrilmesi, her iki müttefikin tek başına diktaya talip olması nedeniyle ittifak gereksiz hale geldi ve çatladı.
sonuçta paralel güçler birbirine girdiler. akp'nin paralel devlet dediği cemaat, aslında türkiye cumhuriyetine paralel akp-cemaat yapılanmasının ayrışması nedeniyle akp'nin karalama amacıyla uydurduğu bir hikayedir. sonuçta, cumhuriyete paralel devlet iki parçaya ayrılmıştır.
