Odaya girdim. Ufak bir sırt çantası vardı yanımda. içinde üç şişe; biri Öküzgözü, biri Boğazkere, biri Kalecik Karası
Onu görene dek, bir kere görmeyi umarak Boğazkere,
Gördükten sonra, şaşkın ve de umutlu gözlerimle Öküzgözü,
Utancımdan kaçarken, yüzümün olanca karalığıyla, Kalecik Karası,