+ sessizliğin içinde böylece dineliyorsun çünkü
bizi bundan fazla sevemeyiz sevgilim
(varsın yıldızlar bu gece de parlamasın, siyah bir kirpik gibi bükülmesin zaman..)
bazen her şey üst üste geliyor:
yağmur yağıyor, sen kimseyi sevmiyorsun, tanımadığımız biri şu anda ölüyor.
bugün çocuğumuz olsa adını...
bu noktada sana içinden "yağmur henüz yağmıştı, sokaklar sessiz ve her şey sırılsıklamdı" cümlesi geçen bir hikaye anlatmak isterdim sevgilim.
hikayenin sonunda sen ellerinle saçlarını geriye atardın. oralardan yanıma gelir oturur, elini elimin üstüne koyardın. elin sıcacık olurdu.
benim sevdiği ölenim çok olur sevgilim.
uzun isimler mezar taşında iyi durmuyor biliyorsun.
bazen üstümden 3-5 bin yıl geçiyor.
ya n'olacak sevgilim bırak sen de sevmeyiver, zaten bizi bundan fazla sevemeyiz.
hava bugün de çok güzel; parçalı duygulu, yer yer gözyaşı geçişli..
sakın sen ağlama sevgilim zaten bundan fazla ağlayamayız.
bu noktada sana içinden "bir zamanlar bir ağaca aşık olmuştum ben" dizesi geçen bir şiir okumak isterdim sevgilim. şiirin sonunda kaçan balonların, ipi kopan uçurtmaların, sevgilerin, umutların gittiği adaya varırdık seninle. orada sen yanıma oturur bilmediğim bir şarkı söylerdin. tanımadığımız birinin kızı olurdu. biliyorsun bazen her şey üst üste gelir sevgilim.
tamam bana kız ama yağmura kızma sevgilim.
yağıyor diye yağmura kızamazsın "yağmur yalnız yağarken yağmurdur" ve ben yalnız...
yo sadece boğazıma bir şey takıldı.
cevap vermen gerekmez sevgilim zaten bundan fazla susamayız.
+bu giden senin saçların mı?
bu noktada içimden bir çelik geçse sevgilim. sen yanıma diz çöksen, ellerinle saçlarımı geriye atsan. ellerine kanım bulaşsa elin sıcacık olurdu. elin sıcacık olurdu ama sen ağlamazdın. ben seni kanarken de çok severdim.
zaten bundan fazla ölemeyiz sevgilim.