sahibi belli yazılar

entry2 galeri
    ?.
  1. bir bloggerın temasıdır. üstelik en az bir kişinin okuyacağından emin olunan yazılardır.

    oyun diye başladığım, hayatımın bir parçasına dönüştü. onu tanımanın bana ne faydası olabilirdi ki? sadece egolar ve egolar ve bir de egolar. sonuçta akıllı ve solistti. ama egolarımın beyaz bayrak sallamaya niyeti yoktu.

    ilk buluşmamızda sohbet tatlıydı ama göreve odaklanıyordum. beni sevmeye başladığını anlamak zor olmadı, dökülüyordu. kazanıyordum, benim olacaktı. gün bitti. tuhaf sohbetlerimiz tatlılığından bir şey kaybetmedi. bazen uykumdan alıkoyuyordu o kadar.

    yardım dedi, işte fırsat dedim ve beni sevmesi için son düğümde sımsıkı atılmış oldu. hemen her akşam beraber vakit geçirdik. Şarap seviyoruz ya, gerisi pek mühim olmuyordu. izmir’den hindistan’a uzanan meraklı sorularımı sabırla yanıtlıyordu. komikliği şaibeli şakalarımı anında anlıyor ve gülüyordu. artık biz olmuştuk. ben ona yaşlı o bana sıpa diyecek kadar da yiyorduk birbirimizi, ekmeksiz katıksız hem de. sırlar ve çaresizlikler anlatılıyor, sırt sıvazlanıyor ve sonunda kocaman bir kucaklaşmayla gülüyorduk.

    ev adresleri alındı, sözler verildi. yemekleri o bulaşıkları ben üstleniyorken ıslıkta düet yaptık. “sirke mi limon mu” tartışmasına yeni boyut getirerek “nane mi kekik mi” diye diklenirken ne varsa olsuna döndük. rakı gelince sohbet sesleri yükseldi, balık ve elma ikilisini yadırgamaya başlayamadan tabaktaki bitti. eline koca bir ekmek dilimi aldı, “Şamandıra yapayım mı sana bebeğim” dedi. yemeğin suyu ekmeğe özlemle sarılırcasına dadandı. yine uğraşıyorum, işim ne… tavus kuşu edasında sol kaşını kaldırınca kedi oluyordum. güldü, “senin şu içtenliğin ve enerjin yeter be kızım” dedi, minik göbeği tarafımdan mıncıklandı. her zora gelemeyeceğini anlatmak istediğinde kısaca, “amerika’yı keşfetmeye gerek yok” dedi. Şamandıralar yendi, bulaşıklar toplandı, rakı bitti, kış çayı içildi, şakalar yapıldı, kabak tatlısı yenildi, kahve içildi derken gece oldu. gecelerin sevmediğim yanı, sabah işe gelmem için para veren insanları hatırlatması. biraz şarkı, biraz klip ve biraz ıslık.

    benim güzel yüzlü yaşlım. ruhu parmaklarıyla iş birliği yapan solistim. egom cebimde kaldı. planlarım yine hava durumu tahminlerini aratmadı ve bir rüzgar her şeyi değiştirdi. yine birini çok sevdim. bu sefer başka sevdim. başkası içimdekinin aşk olmamasından, sımsıcak bir dostluk sevgisi olmasından. yedirir, içirir, cebine para koyar, sever ve yeri gelirse söver. benim yaşlı dostum, yan sanayi italyanım. egolarımın boynu bükük. düşüncelerim pişman. bundan böyle yalnız bırakmam, art niyetleri kovalarım ve her daim desteklerim. tek şartım bana güveç yapman. aileme aitsin. sevgi seli.(i)
    0 ...