izlemekle keyif veren ama çokta vurucu olmayan bir çalışma. yalnız beğendiğimi zaten alexander payne isminin yapılan işlerin kalitesine dair bir ön kabul yarattığını söylemek isterim.
--spoiler--
şimdi bu ön kabulun filme neler kattığına gelirsek: işkolik bir insanın eşini ve çocuklarını ihmal edip daha sonra aldatıldığını öğrenmesi ve bunu öğrendikten sonra aldatan kişiyi fazlasıyla merak etmesi ve kendi özeleştirisini yapabilmesi, eşinin öleceğini öğrendikten sonra bunu çevresindekilerle/ yakınlarıyla paylaşmasının zorluğu gene çocukların sorumluluğunu anneden aldıktan sonra başta bocalayıp sonradan durumu toparlama / iyileştirme çabaları, büyüklerden kalan arazinin satılıp satılmaması sendromu ve büyükbabanın kızının kötü durumuna dair babayı sorumlu tutması...
--spoiler--
--spoiler--
babanın gözle görülür fedakarlığı kızlarıyla arasını düzeltmesi doğası gereği ilgi çekerken bunun final sahnesinde mükemmele yakın resimlenmesi takdire şayan. bir sahneyle üzerine sayfalarca yazılabilecek mevzu mükemmelleştirilmiş. gene dikkat çeken diğer iki argümandan birisi, bizim ülkemizin yapısına son derece ters duran babanın aldatıldığını öğrendiği halde aldatan kişiyi bulma çabası ve bulduktan sonra gayet medeni bir şekilde adama eşini hastanede son bir kez ziyaret etme şansı vermesi ve bunu yaparken ölecek karısının adamı sevdiğini öğrenip içi burkulmasına rağmen bunu yapma olgunluğunu hatta genişliğini göstermesi. diğer argüman ise, satılacak arazinin hiçbir çaba gösterilmeden ele geçmiş olmasından ve bir yığın anı ve değer içermesinden dolayı araziyi satmama kararı almak. bu da üzerinde düşünülmesi gereken mühim bir tavır.
--spoiler--