bir öngörü. bu kadar çapsız, izansız, zavallı ve çözümsüz bir muhalefet olduğu sürece de bu öngörünün tutmaması mümkün değil. hegele, marx'a tapanların dikkatini celp etmek istiyorum. tarihi süreçleri okumak noktasında en az onlar kadar başarılı olduğumu düşünüyorum her ak parti seçmeni gibi. pozitivist chp zihniyetini bir henry bergson edasıyla eleştiremem belki ama sezgisel olarak neyin doğru neyin yanlış ilerlediği konusunda güçlü hislerim var. siyaseti günlük olaylar çerçevesi dışına çıkarıp, tarihsel bir süreç bir olgu olarak ele aldığımızda günümüz türkiye'sinin kısır, çatışmacı, çözümsüzlüğü dayatan muhalefet anlayışının siyaseten başarılı olma ihtimali yok. bu durumda ak parti alternatifsiz durmakta.
zira olgular ve projeler üzerinden somut adımlar atan iktidarlar, hamaset yapan ve duyguları siyasete çevirmeye çalışan, iktidara ontolojik bir karşı duruş sergileyen paralize akıl muhalefetlerden her daim on adım öndedir.
nitekim seçimler yaklaşıyor ne dediğimi, niye dediğimi seçimler sonrasında yine anlatacağım. çünkü her zaman olduğu gibi büyük oranda yine haklı çıkacağım.
ak partinin içindeki insanlar değildir ak partiyi iktidar yapan, ortaya koyduğu niyettir. ortaya koyduğu niyet ise 90 senedir ülkenin canını okuyan ideolojik saplantılardan arınma arzusudur. nispeten özgürlükçülüğüdür.