ister inanın, ister inanmayın var böyle bir şey. toplumu oluşturan grupların, bireylerin birbirleriyle olan çatışmaları, güç elde etme istemleri sonucu ortaya çıkan, kaotik durum olur kendileri. türkiyede akp döneminde doruk noktaya ulaşmıştır. peki neden olur, bunu ne hızlandırır ve bunun sonuçları nelerdir?
türkiye'de hakim 3 grup vardır. dini kimliğini öne çıkaranlar, modern olarak nitelendirilebilecek evrenselciler ve kürt kimliğini öne çıkaran kürtler. bu üç sınıf, imtiyaz elde edebilmek, diğer sınıflar üzerinde baskı oluşturmak, asimilasyon politikası izleyerek hakim güç haline gelebilmek için çeşitli politikalar izlerler, bu da toplumda bu durumun ortaya çıkmasına neden olur.
peki nasıl çözülür? yaşadığımız devlet, zamanında bir anayasa kabul etmiş. 3 maddeyi de ebediyen korumayı amaçlamış. bu üç madde sabit kabul edildiğinde diğer gruplara ne istediklerini soralım, varsa yanlış bildikleri kavramları çözelim ve grupların varlık amacını siyasileştirmeyelim. şimdi dini kimliği her şeyden önemli kitle için neler yapılabilir? bu kitlenin 1. ve 3. maddeyle bir alıp veremediği yok. yaşadıkları rejimin cumhuriyet olmasından, bayrak renginden, istiklal marşından, başkentten rahatsız olmuyorlar. rahatsız oluyorlar diye tahmin ettiğim alan atatürk milliyetçiliğine bağlı, laik devlettir kısmı. atatürk milliyetçiliğinin de laiklikten başka diğer maddeleriyle bir dertleri olmadığını düşünürsek tek sıkıntının laiklik olduğunu anlıyoruz.
şimdi modern kitleye baktığımızda, bu kitlenin anayasayla bir sıkıntısı yok. anayasayı yaptığı andan itibaren diğer gruplara karşı savunmak ya da savunamamak tek dertleri. o zaman bu gruba özellikle bir çözüm üretmenin anlamı yok.
geldik kürtlere. bu arkadaşlar cumhuriyetten, laiklikten, sosyal devletten bir rahatsızlık duymuyorlar. bunların olayı devletin bölünmez bir bütün olması, bayrağı, marşı ve başkenti. alternatiflerini yaratma konusunda büyük arzuları var.
şimdi dürüst olmak gerekirse, laikliği olsun, bölünmez bütünlüğü olsun ellemeye kalkanın götünden öyle bir kan alınır ki endoskopi olsa o zevki alamaz. yani bunlar beyhude çabalar. o zaman bizim sınırlarımız, çok değil sadece anayasanın ilk üç maddesi. bu maddelerden rahatsızlık duyanların derdinin dermanı ütopyalarda dolaştığı için, gelin sevelim lan artık birbirimizi. uğraşmayalım bu kadar iç meseleyle. bunlar dışında kim ne istiyorsa alsın, sussun. şu gerilim bitsin, korku imparatorluğu yıkılsın, toplumsal ayrışma kalmasın, güller açsın bahar gelsin. yok biz uğraşacağız, o maddeleri değiştireceğiz diyorsanız, aha meydan. ya yapın, ya pes edin. ancak görüldüğü gibi çözümü çok da zor olmayan bu gerilim haline bir son vermek gerek.