ersin karabulut'un derginin ilk kuruluş aşamasında çektikleri sıkıntıları anlattığı sandık içi'ni okuyunca insanın gidip bayiden 15-20 tane uykusuz alası geliyor.
--spoiler--
özetle:
bi takım çok acayip stratejiler belirlemeliyiz gibi düşünmedik. ama günümüzü gördük. kimseden yardım almadık. her yere mal gibi 6 kişi koşturup durduk.
isim bulmak bütün işlerin en zoru oldu. insanın aklına gelebilecek herşeyi düşündük. bazı günler sabahın köründe buluşup akşama kadar isim düşündüğümüz oldu.
şimdiye kadar dergi çıkaranlar bizim yaptığımız şu işleri yaptılar mı acaba? raf taktık, dolap monte ettik, matkapla duvar deldik. bizde bu işleri yapacak birine verecek para kalmayınca eşek gibi bunları kendimiz yaptık.
sürekli cihangir'de bi kafede toplanıp yapılacak işleri konuşuyorduk. oturunca sürekli bi şeyler yiyip içiyor insan. baktık para kalmayacak gibi köşedeki bakkaldan bazen kaşar salam yaptırdığımız, taksiye binmeyip otobüse bindiğimiz de oldu. *
--spoiler--