olay şöyle gelişiyor, rus mafyası imran zakhaev e düzenleyeceğimiz suikastta captain macmillan bizim gibi toy keskin nişancının yanında tecrübe abidesi olarak bir takım direktifler verecek ve suiskastın başarılı olması için bize yardım edecek.
ilk olarak kamuflajlı kıyafetlerimiz içinde çernobildeyiz. kamuflajlı olduğumuz için kolaylıkla ilerliyoruz, adamın yanından geçiyoruz görmüyor o derece yani.
önümüze geleni sniper yardımı ile kasmadan öldürüyoruz, tabii burada captain macmillanın işlevi çok önemli. orda dur yavaş askerin geçmesini bekle çömel kalk domal ..
uzayıp giden emir zincirine karşı pek sempatik geliyor bu çok bilmiş adam. en sonunda suikast düzenleyeceğimiz terkedilmiş binanın en üst katına çernobil meydanını**
tam cepheden gören yere çıkıyoruz.
gerekli hazırlıkları tamamladıktan sonra barret i açıp kuruyoruz, sonrasında zakhaev cipten iniyor, yine uyuşturucu kaçakcılığı peşinde. etrafında ak47 li askerler bulunuyor. zakhaev cipten indikten sonra siyah bir çantanın yanına gidiyor. o sıra tam bu adamın üstüne nişan almışız. ama önümüze gelen uçak dönerken zakhaev i görmemizi engelliyor. uçak döndükten sonra yine zakhaev karşıda. macmillanın vurrr talimatıyla barretimizin tetiğine basıyoruz. ama karavana, zakhaevi kolundan vuruyoruz. saldırıyı anlayan zakhaev cipine binip kaçıyor biz de tam toparlanmak üzereyken uçak tekrar bize dönüyor barret ile uçağı patlatıyoruz.
hemen toparlanıp macmillan la birlikte binadan aşağıya ip yardımıyla iniyoruz. bu sırada düşman askerleri alarm vermiş durumdalar. dışarı çıkıp tüm gücümüzle kaçıyoruz. sonra helikopter peşimize takılıyor.
helikopteri düşürürüz, binanın kenarına çarpıp üstümüze doğru gelen helikopterin pervanesi altında captain macmillan ın ayağı sıkışır. asıl olay buradan sonra başlar.
cpt macmillanı sırtımıza alırız. bundan sonra hem düşmanla hem de sırtımızda büyük bir yük olan cpt macmillan la uğraşmak zorundayız. arada sırtımızdan indirip düşmanları öldürtükten sonra yine sırtımıza alırız. en son olarak çernobil parkına geldiğimizde 10 tane claymore elimizdedir. ilk başta bilinçsizce sağa sola döşeriz bu mayınları. bizi almaya savaş uçağı gelecektir ama uçak gelene kadar düşman askerleri de anamızı ağlatacaktır.
cpt macmillanı istediği yere bırakırız ve yerde bulunan ak47 lerle ilk gelen düşmana karşı saldırıyı başlatırız. düşman teker teker gelse neyse, durmadan akın akın geliyorlar efenim. claymore lar bunun için lazım. düşmanın geliş yerlerine koyacaksın ki düşmanlar üstüne basıp ölsünler ve tek claymore la 5 asker vuralım. aksi halde imkansız o bölümü geçmek.
cpt macmillan yerine kurulmuştur. gelen düşmanları sniper la bir bir indirir. ama düşman her yerden geldiği için asıl iş bize düşmektedir. karşıdaki iki bina arasından gelen asker bölüğünü imha ettikten ,2 hatta 3 asker bölüğü gelir. bunları da imha ettikten sonra 4 helikopter gelir. sanırsınız ki sizi almaya geldiler. fakat öyle değildir,
iplerle sallanarak inen düşmanlar sizi durmaksızın ateşe tutarlar. her helikopterden 10 kişi kadar iner. burada yapılması gereken iplerin sallandığı noktaya el bombası atmaktır. böylelikle en az 3 asker öldürülür. her helikopterden inen askerlerin yüzde 30 u öldürülmüş olur ki işimiz hayli kolaylaşır.
bu sırada köpekleri sesleri duyulur. köpek deyip yabana atmayın üstünüze atladığında kurtulmanız çok zor. sonrasında bizim askerler uçaktan inerler ve bizi korumaya çalışırlar. biz de cpt macmillanı sırtımıza alır ve uçağımıza döneriz.
