meksikalı ressam, düşünür, sosyalist sıradışı kadın. geçirdiği tren kazasından sonra yatağa bağımlı kalmış ve annesinin yatağın üzerine aynalar yerleştirmesiyle her zaman otoportre yapmıştır. birçok hastalık geçirmesine rağmen '' hasta değilim '' sadece paramparçayım, yine de resim yapabildiğim sürece hayatta olmaktan memnunum '' demiş ve en büyük acıyı resim yapamaz hale geldiğinde çekmiştir.
aynı zamanda kendisi gibi ressam olan nam - ı diğer '' meksikalı michalangelo '' diego rivera' nın eşidir ve ona hastalık derecesinde aşık bir kadındır.
diego:
'' hiçbir şey ellerinle kıyaslanamaz, hiçbir şey gözlerinin altın-yeşili gibi değil. vücudum günlerdir seninle dolu. sen gecenin aynasısın. şiddetli bir şimşek çakışı. toprağın nemi. koltuk altlarının oyuğu benim sığınağım. parmaklarım kanına değiyor. tüm sevincim çiçek-çeşmenden fışkıran hayatı hissetmek ve sana ait tüm sinir yollarımı bununla doldurmak. ''
eserleri, sürrealizm öncüleri tarafından sürrealist olarak tanımlansa da kendisi bunu reddetmiştir.( they thought i was a surrealist but i wasnt. i never painted dreams. i painted my reality... )
keşke kadınlar olarak süslü nataşalara özeneceğimize, böyle karakterli, kaliteli, güçlü ve hayatta yer etmiş kadınları örnek alsak...