3 sezon, ilk iki sezona göre çok durgun ama ilk bölümde ne verseler yerdik zaten sherlock geri dönüyordu, şükretmek gerekirdi. ikinci bölüm daha bir ilginç geldi bana. romantik komedi, drama ağırlığında başlayınca sherlock sikletindeki her izleyiciye haliyle sıkıcı gelmiştir. bir şey izlerken genelde dalar giderim, durup düşünmedikçe değerlendirme yapamam, durup düşünmeyi de sevmem ama ilk yirmi dakika biterken lan noluyo amk sherlock mu izliyoruz yoksa iki kankanın gerdek öncesi heyecanını anlatan başka bir yapım mı bu diye irkildim fakat senaryo zorlama da olsa yine yapacağını yaptı. o düğün dernek olayının içine yine heee öyle miymiş vay amk dedirtecek bir suikast girişimini işlemeyi başardı. azıcık da sherlock'un iç dünyasına seyahat imkanı sunması da güzeldi. ama üçüncü bölüm de böyle olursa hayal kırıklığı olur bu sezonu.
bir de sherlock'un ölüm tezgahıyla ilgili bir şey takıldı kafama. üzerinde duruldu mu bilmiyorum da watson olay yerine başka bir güzergah üzerinden gelse bütün plan göte gelecek amk. watson oraya dolmuşla değil taksiyle geldi, sherlock'un olduğu binanın önü trafiğe de açık, ne bok yemeye bir sokak arkada indi watson. ileri zekaaalı olabilirsiniz ama mükemmel değilsiniz aha da böyle ipinize un serer çıkarırım pazara.