dinlerin olmadığı bir dünya hayal etmek

entry51 galeri
    42.
  1. yazar burada "allah" sız bir dünya hayalinde yoğunlaşmış görünüyor.

    Öncelikle dinlerin (hak dinler) oluş amacının insanların birbirlerini öldürmelerinde ve birbirlerine zülmetmelerinde belirleyici bir unsur değildir. dinler "ben neredeyim, neden yaratıldım, ne olacağım" sorularının cevaplarını vermek, kısaca insana "ışık", "kılavuz" ve "rehber" olarak gönderilmiştir, amacı insanları birbirine kırdırmak değildir.
    oysa insanlar heva ve nefislerini yaşamın içine sokarak allah'ın din göndererek emretmediği şeyleri gerçekleştirip, gönderilen kitaba muhalefet etmiş, onun manasıyla oynamış, onun içini boşaltmış, tevrat ve incil'in ayetlerini değiştirmiş ve hak'kın anlaşılmasını engellemişlerdir. biz daha iyi anlarız, biz sizin yerinize de anlarız, hatta biz anladık sizi de yönetecek hale geldik, hatta anladık ve bizim dünyamıza ve hayatımıza karışan bir kitap olmadığına inandık.
    allah'ın dinleri peygamber aracılığı ile iletilmiştir, buna rağmen bir dine gereksinim duyanlar yada duymayanlar, dünya hayatında yaptıkları kötülükleri ve zalimlikleri din'e bağlarlar. oysa zalimlik eden bizzat insanların kendileridir. insanlara zülmedenler allah değil, insanlardır! bunları yapanlar insanlardır! ve kendi kendilerine yazık etmişlerdir!
    yaptıkları zalimliklere, işlerine geldiği şekilde isim ve ad verirler.
    türlü türlü isimler verir ve insanları ayrıştırırlar, sağcı, solcu, alevi, sünni, şii, bununlada yetinmezler daha girift ve bu giriftliği insanlar anlamlandırdığı ve doldurduğu derecede (kafirlikleri ve zülümleri boyutunca) devam ettirirler. sudan'da, mısır'da, lübnan'da, almanya'da, amerika'da, filistinde, iran'da, rusya'da her yerden bir fitne her yerden bir zülum fışkırır adeta, bunları yapanlar dinler değil, heva ve heveslerine kapılan insanlardır. sen isimlendir, senin cennete değilde veya bu dünya coğrafyası üzerine zulüm gören, acı gören, adına din yaptı, dinciler yaptı, koministler yaptı, aleviler yaptı, ülkücüler yaptı, o yaptı bu yaptı, bunu insanlar birbirlerine yapıyorlar! hemde ne pahasına biliyor musunuz! ellerinde hak rehber, kur'an-ı kerim olmasına rağmen, kur'an yokken incil'e, tevrat'a, zebur'a, allah'ın gönderdiği tüm uyarılara ve azaplara, nuh kavmine, semut kavmine, firavuna, karun'a, zorbalıkta ve allah'ın hak gönderdiğini batıl'a tercih eden yine insandır!

    bundan dolayı da Allah'ı kısaca hak dini hiç kimse sorumlu tutamaz. Allah değil, ya da din değil! insanlardır diğer insanların kimyasını bozan!

    hayal etme yetisine gelince, insan aklının içinde yaşadığı evreni bile tam manasıyla anladığı söylenemez, anladığı kadarı da bu dünya'da idrak ettiği, gördüğü kadarıyladır. rasyonel bir temele oturttuğu kadarıyladır, tüm keşifler buna dahidir. insanlar sürekli merak içindedir. bu yaradılışı gereğidir, insan yaşamı boyunca bu merakını, yaşamında tecrübe ettiği çeşitli gereçlerle bunu sınayabilir. kişinin hayat etme, hayalini şekillendirme ve isimlendirme, kurgulama, tüm bunları yaparken bu dünya hayatına ait kendisine takdim edildiği kadarıyla olan insan yetileri çerçevesinde tahayyül edebilir, hayal ettiğinizi kanatlandırabilirsiniz.
    insan dünya hayatında hem iyiyi hep güzeli ister, öyleki dünya'yı cennet gibi yaşamak ister, ve dünya'yı cennetleştirir, fazla kalamayacağı, uzun süre yaşayamayacağı kısaca "ölümü tadacağı" bir dünya'yı cennetleştirir ve cennetleştirdiği bu dünya için diğer insanların kanını döker, kimsayısını bozar yaşamında ve hayallerinde.

    insan hem kendi kendine yazık eder, hemde kendisi bizzat buna şahittir.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük