sivil darbe denilen toplumsal muhalefetin sokağa dökülmesi, despotizme karşı, o despot, isterse yüzde 49 oy almış olsun, anayasal ve meşru bir haktır. demokrasiye karşıt olan güçler bu tür haklı protestoları terörizm ve darbe gibi duruma uymayan sözler arkasına sığınarak karalamaya çalışırlar.
bu söylemleri dahi tek başına despot olduklarının en iyi kanıtıdır.
demokrasiye saygılı bir hükümet, bu tür protestolardan sonra özeleştiri yapardı.
kaldı ki, despotik partinin bazı ileri gelenleri de gezi eylemleri için resmi parti açıklamalarına ters düşen söylemlerde bulunarak meşruiyeti kabul etmişlerdir. c.başkanı a.gül de "mesaj alınmıştır" dedikten sonra, ne sivil darbesi ?
bu bağlamda, ekonomiye zarar veren baskıcı tutumuyla halkı sokağa çıkmak zorunda bırakan akp iktidarıdır.