mutlubaykus'a siber suçlar şube müdürlüğünden çağrı gelmiştir.
yani olayın savcılıkla(henüz) bir alakası yoktur.
şimdi olacakları yazayım.
bir işgüzar mutlubaykus'u yazılarından dolayı şikayet etmiş.
herkes birbirini gidip şikayet edebilir. polisin görevi her şikayeti dikkate almaktır.
mutlubaykus kardeşimizin gerçekten mahkemelik olabilecek bir yazısı olsaydı zaten sözlük formatına istinaden çoktan silik olurdu.
unutulmasın ki 50.000 yazarı olan uludağ sözlüğün tam 16.000 adet gammazı var.
inanın bu 16.000 gammaz içinde en az 500 kişi hukuki prosedürlere son derece hakim. gerisinin koy götüne zaten.
herneyse,
mutlubaykus siber suçlarla mücadele şb müdürlüğüne gidip ifadesini verecektir.
muhtemelen de yasal yönden bir sıkıntıya gireceği birşey de yoktur.
ama dediğim gibi herkes, herkesi şikayet edebilir, zira burada çok ağır işsizler, göt kılları ve hatta günlük 30 liraya yazarlık yapan ibneler var.(bunu anımsayacaksınız ispatlamıştık)
şimdi en kötü senaryoyu düşünelim.
diyelim ki mutlubaykus'un verdiği ifadeyi savcı okudu ve savcılık ifadesi için çağırdı.
bu durumda dahi yüzde 90 ihtimalle mutlubaykus hakkında soruşturmaya gerek olmadığına karar verilecek.
hadi diyelim ki iş mahkemeye taşındı.(çok küçük bir ihtimal)
mahkeme yüzde 90 beraatine karar verecek.
hadi diyelim ki mahkeme ceza verdi.
mutlubaykus'un sabıkası olmadığı için ve iyi halden dolayı verilecek cezanın hükmünün infazının geri bırakılmasına karar verilecek...
yani,
şikayet eden pezevengin eline herhangi birşey geçmeyecek.
bilakis, mutlubaykus bu işten tertemiz sıyrıldığında ve yazılarına devam ettiğinde kafasını ekranlara vurmaya devam edecek.
boşverin bu işleri gençler.
götü yiyen, gözü kesen fikirleri ile mücadele versin.
böyle işgüzarlık yapmak, milleti şikayet etmek, hele hele sanal ortamda yazılanlardan dolayı birinin ceza alabileceğini zannetmek, saçmalık ve vakit kaybından başka birşey değildir.
mutlubaykus'a da tavsiyem, rahat olsun, geniş takılsın.
