kendini, başka hiçbirşeye gereksinim duymadan varoluş sürecine dahil olan herşeyin, standart ve istatistiksel olarak kişilerin, kurumların ve bilumum canlıların sonucundan kaçamadığı, kaçmak istenilse bile elbet yakalanan, daha pesimist düşünce ile "hayaller"den geriye kalan, dinin bakış açılarına göre emirlerden, özellikle on emirde belirtilen, kimi zamanda yalnızca gönlün gördüğü, optimist bakış açısı ile bakıldığında, insanların kendini kandırmak için ortaya attığı, gayet küresel, evrensel, irade ile beynine hükmeden şahısların elbette sonucunda bunu kabullenip inine çekileceği, müslümanların bitap düşeceği gerçektir.
Hem kur'anda, hem muhammed'in sözlerinde, hem tevrat'ta, hem zebur'da, hem risalei nur külliyatında mevzuu bahis edilen, yahudiliğin üstün ırk olması, hala ve ısrarla bazı kesimlerce inkar edilip, büyük bir küfür ve kafir içine giriyorlar. Konuyu hiç araştırmadan 'sabun' espirisi yapacak olan ergenleri bir kenara bırakacak olursak, kur'anda ayetlerle bunun belirtilmiş olması, müslümanları büyük bir çelişkinin içine düşürüp komik bir hal almalarina sebep olmaktadır. zira ayetlerde belirtilen hususları bir müslüman kabul etmezse, yanlış derse, inkar ederse, iman etmezse, dinden çıkmış sayılıyor ve bunu da günümüze kadarki bütün alimler söylemekte. Teşekkürler.
