ilkçağda italya yarımadasında Roma'nın içinde bulunduğu Latium bölgesinde konuşulan Latince, Hint-Avrupa dil ailesinin bir üyesidir. Roma devletinin sınırlarının genişlemesiyle Latince önce italya yarımadasında sonra özellikle Gallia (bugünkü Fransa), Hispania (ispanya), Helvetia (isviçre), Lyricum (Dalmaçya, Arnavutluk), Pannonia (Macaristan), Dacia (Romanya)'ya yayılmış, bunun dışında egemen olduğu Macedonia (Makedonya), Trachia (Trakya), Asia Minor (Anadolu yarımadası), Syria (Suriye) ile Kuzey Afrika'da resmi dil kimliğiyle benimsenmiştir. Latince Yunan dilini örnek alarak ilerleme göstermiştir. Latin yazını da hep Yunan yazınının etkisi altında kalmıştır. Latince, Yunanca ile birlikte ilkçağın başlıca kültür ve uygarlık dillerini oluşturmuştur. Latince yayıldığı ülkelerde yerel dillerin yanı sıra yaşamını sürdürürken özellikle okur-yazarlarca kullanılmış, gitgide çeşitli katmanlardan insanların dilini etkisi altına almış, onların dillerini teker teker ortadan kaldırmış, böylece neo-latin dillerinin doğmasını sağlamıştır. Dillerin bu başkalaşım sürecinde, Ortaçağda bilimsel çalışmalar Latince ile yürütülmüş, yapıtlar Latince yazılmıştır. Diplomaside yazışma dili yine Latince dir. Kilise, inançlılar ile iletişim kurmak için Latince kullanmıştır. Latince yaşayan batı dillerinden Fransızca, ispanyolca, Portekizce, Romence'nin birinci derecede anasıdır. ingilizce Latin kökenli olmamasına karşın, sözcük ve kavramlarıyla yarı yarıya bu dile bağlıdır. Almanca, yapısındaki Fransızca kökenli sözcükler dolayısıyla Latince'ye çok şey borçludur. Bu nedenle Slav dilleri dışındaki batı dilleri için Latince öğrenimi önemlidir. Günümüzde hukuk, tıp, diş hekimliği, veterinerlik, eczacılık, botanik, zooloji, jeoloji, v.b. gibi bilim dallarında, özellikle terminoloji konusunda Latince öğrenmek zorunludur. Sosyal bilimlerden özellikle Eskiçağ ve Ortaçağ tarihi, bir ölçüde de Yeniçağ Tarihi, Felsefe, Arkeoloji alanında kaynaklara Latince olmadan başvurulamaz. Geçmişin kalıntılarının gömülü olduğu, buluntularla dolu ülkemizde Latince öğrenimi bunların değerlendirmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Kimi Osmanlı arşivlerini okuyup değerlendirebilmek için Latince'ye gereksinim vardır. Batı düşüncesinin ve uygarlığının Klasik yazına dayanması nedeniyle batıyla ilgili sosyal bilimler üzerinde araştırmada bulunacak kişiler için Latin dili ve yazını özellikle gereklidir. *