anıl: +
kız: -
melis: ~
parantez içi iç konuşmalar
O gidince bir anda öyle boşlukta kalmıştım ki bir tuhaf olmuştum. Mal mal etrafa bakınıyordum. Biraz kendime gelince, hafiften soğumuş çayımı yudumlayarak poğaçalarımı yemeye başladım. Bir yanda da kıza öküzlük mü ettim düşünceleri vardı kafamda. içimdeki sesler yine mini bir toplantı yapıyordu. Biri ulan mal mal hareketler içindesin yaşadığın anın kıymetini bil azıcık manda diyordu. Başka bir seste pek umursama bu tarz durumlarla karşılaşan insansın daha önce nasıl davrandıysan öyle davran diyor. Bir başka ses ise olm geçmiş olsun. Kızı düşünüyorsun bildiğin bence sen bu kıza yanıksın pipiyi tuttun. diyor. içimde divan kurulmuş muhabbet dönerken ben soğumaya yüz tutmuş çayımı yudumluyor mal mal etrafa bakarak, poğaçaları yiyordum. Bir an içimdeki seslere kulak vermedim ve kendimi toparladım direksiyona geçtim. Elim biraz acıyordu ama arabayı kullanamayacak durumum yoktu. Kızla vakit geçirebilmek adına abartmıştım durumu. Direksiyona geçtim ve eve doğru sürdüm arabayı. Eve geldiğimde ev arkadaşım evde yoktu, uzanıp uyumuşum. Kalktığımda apartmandan sesler geliyordu, aslında seslerden biri bana tanıdık geliyordu. Çöpü kapıya koyuyormuş ayağına kapıya çıktım. Evet evet, aklınızdan geçen kişi o kız karşı daireye gelmişti ve kapıda karşı dairede kalan kızlarla konuşuyordu. Karşımızdaki kızlar da bizim devreden yani ikinci sınıftı. Kafamda deli sorular oluşmaya başladı, o kızın karşı dairede ki ikinci sınıflarla ne işi olabilir diye. içeriye geçtim televizyon karşısında kızı düşünürken kapı çaldı. Gelen muhtemelen ev arkadaşımdı. Totoş anahtarıyla açmak yerine ayakkabımı kapıda gördü mü hep zili çalardı. Tam kapıyı açarken ya senin anahtar tutacak ellerini çükeyim diyerek açtım. Ama gözlerine far tutulmuş tavşan gibi kaldım. Ağzımın ayarına sokayım ki karşımda ev arkadaşım Onur değil, karşı daire de kalan ikinci sınıflardan Melis vardı.
~Ooo Anıl Bey, kapınıza gelenlere küfür etmek için antreman mı yapıyorsunuz bu ne hız?
+Çok özür dilerim Melis ya, Onur zannettim.
~Anladım anladım şaka yapıyorum zaten. Ben şey rica edecektim senden...?
+Buyur?
~Yaa, biz 1-2 haftadır eve üçüncü bir ev arkadaşı arıyorduk da bugün bulduk. Odaya yerleşecek ama priz ve lambanın anahtarı bozuk sen anlarsın bir bakabilir misin?
+(Allahım bu kadar şanslı olamam, o kız o daireye taşınmış olamaz. Yoksa olabilir mi? Yaa off inşallah olur.)
~Heyyy Anıllll
+He?! Şey tamam tamam ne demek bakarım hemen.
Eve girdim, mis gibi yemek kokuyordu. Nasıl da açtım var ya evde bir şey yoktu. Zaten sabah kızdan yediğim ayar ve poğaçalardan başka bir şey de yememiştim. Mis gibi tereyağlı pilav, tarhana çorbası ve tavuklu mantar sotenin kokusu eşliğinde, malum işleri yapacağım odaya doğru gittim.
~Anılcım oda bu bütün prizleri kontrol edersen gelmişken sevinirim.
+(ulan oda da kimse yok. Biliyordum zaten onun olmayacağını salaksın olm sen)
~Yaaaa Anıl uykusuz musun dengesiz misin noldu sana?
+Pardon Melis ya dalmışım bakarım hemen.
Biraz işi ağırdan alıyordum. Normalde yapılacak işler 10 dakika sürmezdi ama biraz ağırdan alarak odanın sahibini görmek istiyordum. Yarım saat olmuştu ama gelen giden yoktu. Melise seslendim. Odaya geldi.
~Heh bitti mi?
+Bitti Meliscim de odanın sahibi yok herhalde?
~Bakkala gitmişlerdi onlar Gizemle (gizem karşı dairede kalan ikinci sınıflardan olan yani Melisin ev arkadaşı) Gizem biraz sağı solu gösteriyordur gelirler şimdi.
He iyi tamam dememe kalmadan kapı ding dongladı. Kapı açıldıktan sonra, içimden evet bu o dedim. Kapıya yaklaştıkça emin oluyordum. Çünkü onun kokusunu unutmam imkansız bir şeydi. Ama hala içimde bir hayır ya o değil işte durumu vardı. inşallah odur diyerek odadan çıktım ve kapıya doğru gittim .