ebru gündeş in çocuğunun psikolojisi

entry36 galeri
    5.
  1. aylık ortalama 3.000 tl gelirim var. o parayı kazanmak zorundayım ve o parayı kazanmak için hergün en az 8 saat çalışıp iş hayatı dışında 5 para etmez adamların ağız kokusunu çekiyorum. koskoca adam yeri geliyor azar işitiyorum hemen her yaptığım işte de takdir edilme beklentim boşa çıkıyor. akşam eve döndükten sonra kendime ayırabileceğim nitelikli en fazla 2 saatim oluyor ve kendime olan saygımdan ötürü işimi yapma arzusuna sahip olmamdan mütevellit sabahın köründe uyanıp aynı kısırdöngünün içerisinde buluyorum kendimi. cuma ve cumartesi akşamlarından en az birinde kendime zaman ayırabiliyorum. onda da bokunu çıkartıyorum tüm haftanın acısını çıkartırcasına. pazar günü de geçen haftasonunun yorgunluğunu atma çabamla birkaç yüz sayfa kitap, şanslıysam 1-2 de filmle geçiyor. 25 yaşındayım ve yaklaşık 2 yıldır bu şekilde yaşıyorum. kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerim var; ama idealite ile realiteyi karşılaştırdığım zaman yaşantımı oluşturan unsurlar ya değişecek ya da gelişecek. ama asla salt mutluluğu elde edemeyeceğim.

    neden? çünkü ağzına tükürdüğüm hırsızlarının cebini daha da doldurabilmek için.

    şimdi gelelim asıl konuya. ele aldığımız bir çocuk. kim olursa olsun, ya da hangi sebeple olursa olsun bir çocuğun babasının hapishaneye düşmesi o çocuğun gelişimi için kötü. hiçbir çocuğun yaşamasını da istemem.

    ama hacı bizim psikoloji ne olacak? biz sikik sıpa, onlar duygusal terminatör.

    tanımlamak gerekirse bozuk olması muhtemel psikolojidir.
    4 ...