erdoğan ın tek suçu ülkesini çok sevmesi

entry51 galeri
    11.
  1. tanım biraz dolantılı da şu şekilde açıklanabilir, bu açıklamaya "erim değil mi döver de sever de" sendromu da denilebilir:

    ülemizde kadınlar, çaresiz, güçsüz, "başında erkek olmadan olamayacak" şekilde algılanır, öyle görülür, öyle yetiştirilir. bu eskiden neredeyse %99 oranındayken bugün %80 oranındadır. bu kadınlar 12-13-14-15 yaşına şanslıysa da 18 yaşına gelene kadar baba, o yaşlardan sonra da koca himayesinde bulunur. olur da o kadının kocası ölürse oğul, ağabey vb. gibi erkeklere ihtiyaç duyarak yaşar bu kadın. kadın kendi başına bir birey değildir bu yüzden erkek himayesi altında var olabilir ve o kadınlara hep şu empoze edilir: "başında bir erkek bulunsun" bu yüzden o kadınlar, kocasının yediği her halta "erim değil mi canı sağolsun" "kadınlara gitsin ama gece evine gelsin" "içsin, dövsün, aç bıraksın ama başımda dursun" gibi kabullenmelerle yaklaşırlar, hatta ve hatta sırf kocasına toz kondurmamak için sürekli kendilerini sorgular, kendilerini eleştirir, daha çok sevdirmek ve kendisine bağlamak için de çeşitli yolları denerler. hasılı bu durumun en basit şu cümlede ifade edilebilir: "kocam değil mi döver de sever de"
    işre bu çaresiz kadının daha doğrusu çaresiz bırakılmış kadının, başka bir doğru olduğunu görmemiş, görmemiş kadının, başka bir dünyanın varlığından bile haberi olmayan kadının "kaderidir" o koca onu döver, düzer, aşağılar, kızar, azarlar, aç kor, insan yerine komaz vb. ama o kadın körü körüne o erkeğe bağlıdır, çünkü başka bir şey düşünmez, düşünemez...
    0 ...