son yolsuzluk operasyonlarıyla birlikte ayyuka çıkan, bizi derin uykulardan uyandıran, yüzümüze tokat gibi çarpan realite, söylem, önerme.
olayı bir bütün olarak ele alacak olursak; türkiye'nin kuruluşundan bu yana iktidar olan bütün partiler ha bire çalıp çırpmıştır. bu çalma-çırpma işlemini uygulanırken çeşitli şekillere bürünülmüş, çeşitli kutsallıkların ardına saklanılmış, çeşitli ali-cengiz oyunları oynanmıştır. başa gelen her iktidar, ilk olarak kendi burjuvazisini yaratmaya, sermayeyi kendi elinde tutmaya çalışmış ve bunu da ''ekonomik olarak büyüyoruz, kişi başına düşen milli gelir şu kadar oldu'' vs. gibi ''pembe'' yalanlarla kamujle etmeye çalışmıştır. bunda da çok başarılı olmuştur. eğitim, sağlık, insan hakları vb. alanlarda yapılan ''reformlar'' milletin gözüne perde indirdiğinden, gerçekleri görmek zorlaşmıştır. uyuşturulmuş bünyelere zerk edilen ''biz sizin için varız. sizin için buradayız'' martavalları kitlelerde ciddi karşılık bulmuş, bunu gören iktidarlarda elini korkak alıştırmadan gereği neyse yapmıştır.
bu, buz dağının görünen mini minnacık kısmı. kimbilir bu adamlar 11 yılda neleri cukka etmiş, varın gerisi siz düşünün.
''akp iktidarından önce yolsuzluk yoktu'' diyen varsa, onu şu tarafa alayım. terlikle ağzına vurmak istiyorum.
bu bir gelenek işidir*. gelenekler de öğrenilen davranışlardır. bunlar da bir yerlerden öğrenmiş olmalı. yoksa bu kadar profesyonel olamazlar.