kıçını bilgisayar masasının önündeki sandalyeden kaldırmadan oturan, sokakta, durakta, otobüste gördüğü konuşması bozuk, giyimi perişan insanları köylü diye tanımlayan zihniyetin değerlendirmesidir.
tembellik cumhuriyetinde, modern dünyanın sıkıcılığında aptal apartman blokları arasında çocuğukluğunu geçirmiş insanların, sosyal söylemlerle hayatı kurtarabilceklerini sanmaları, bunun için eylemler, yürüyüşler, protestolar yaptıklarını ve savaş, yoksulluk gibi sebepler için rock festivalleri düzenledikleri düşünüldüğünde bilmedikleri yaşam tarzları için ahkam kesmeleridir.
çalışıp üretmek yerine sadece söylenmeyi ve dünyaya küfretmeyi alışkanlık haline getirmiş olan bu zümrenin köylüyü toplumsal bir sınıf olarak görmesi veya göstermesini hoş karşılamak gerekir.
ülkedeki doğu - batı sorunundan kaynaklanan göç sorununu, köylü - kentli şekline indirgemeye çalışan bu sosyal bünyeler, kendilerine göre sınıflaşan bu iki kimliği hizmet alan - hizmet veren gibi değerlendirerek ayrımcılık yapmışlardır. toplumsal sınıflar oluşturmuşalardır kendilerince bu sosyaller.
köylüyü veya köylülüğü okudukları romanlardaki karakterler gibi veya sokaktaki gördükleri cahil cühella kesimi gibi sanmaları ise aslında üzücüdür.