türkiye'de pek yaygın bir durumdur. daha çok dizilerde görülür. özellikle de çok izlenen dizilere mevcuttur. dizi izlenir, izlenir, izlenir sonra oyuncunun gerçek adı önemsiz kalır, hep o dizideki ismi ile anılır oyuncu. gazeteler de sık sık yapar bu hatayı.
diyelim ki bergüzar korel'in magazinsel bir vukuatı oldu, gazeteler bergüzar diye yazmaz çoğu zaman, şehrazat ya da binbir gece'nin şehrazat'ı diye yazarlar. çünkü halk öyle tanıyordur. belki haklılar öyle yazmakta, o rolle tanınıyor çünkü; ama bu yangına körükle gitmek gibi bir şey. yazsalar ya tam gerçek adını, adı hafızalara kazınsın, rolü sonra akla gelsin. hangi oyuncu ister ki rolünün üzerine yapışmasını?
ayrıca az önce dikkatimi çekti, yaprak dökümü başlığı altında pek çok yazar dizinin güzelliği ile birlikte fikret'in ne kadar iyi bir oyuncu olduğundan, duyguları çok iyi yansıttığından bahsediyor. sadece dizideki karakterle ilgili bi şey olsa tamam, fikret denilir, ama burda oyuncunun gücü ve başarısı da söz konusu; ama kimse bennu yıldırımlar demiyor.
biliyorum eleştirmek bana düşmez, ama duruma örnek olması ve emeğe saygı açısından şey ettim.*