yıllar önce bizim arkadaş bi maç ayarlamıştı. maç akşam 7-8 gibi falan. biz erkenden indik sahaya, e yapacak bir şey de yok, gittik oturduk birahaneye. saat akşam oldu, yıkıla yıkıla gittik sahaya, hepimiz pert olmuşuz zaten, bir de kalecimiz kayıp üstüne. baktık mahallenin şarapçısı dolanıyor oralarda, "beton şevket" adı, adam harbi beton çünkü kıpırdayacak mecali yok pezevengin. aldık şevket'i de kaleye, başladık oynamaya. hava boğucu, maçtan önce de içmişiz zaten, zor duruyoruz ayakta anlayacağınız. bir ara devre oldu karşı takıma abileri taktik veriyor ateşli ateşli. bizim abiler de bi kasa bira getirmişler serinlersiniz diye. o kasayı da sikerttik devre arası. ve işin saçma tarafı ne biliyor musunuz, biz o maçı aldık amına koyiim. nasıl becerdik kimse hatırlamıyor.