ne desek haklıyız. bize dayattılar bunu. adam akıllı maç izlemek için tonla para verip lig tv, d-smart vs. bağlatmak gerekiyor. tabi bunlar da yetmez yok spor paketi yok avrupa paketi. bu ne lan. hep ekstra para. ha iyi ki trt var da almanya ligini izleyebiliyoruz.
ya arkadaş eskiden ispanya ligini izlerdik. el clasico'lar, valencia'nın valencia olduğu zamanlar, deportivo'nun fran'lı tristan'lı kadrosu. nihat'lı real sociedad'ın şampiyonluk çabaları... tüm türkiye sociedad'ın maçı olduğunda kitlenirdi televizyona. hatta maçları trt verirdi, diğer la liga maçlarını da ntv. el clasico günleri saat geçmezdi. akşam olsa da maçı izlesek diye.
ha şimdi ne oldu. elde sadece athletico madrid kaldı. ne barça ne real madrid. hatta ikisini bir arada görmek hayal. efendim d smart alacakmışız da bilmemne paketiyle maçı izleyecekmişiz. böyle bi saçmalık varmı. bi dünya para veremem bi maç için.
ingiltere ligi vardı bide. hatırlayanlar vardır. ben hatırlamıyorum da en son ne zaman ingiltere ligi maçı izlediğimi. stam'lı manchester'ı, highbury'de oynayan arsenal'i, robbie fowler'lı liverpool'u hatırlayan varmı. ben hayal meyal hatırlıyorum artık. heralde en son muzzy izzet'li li leicester city maçı izlemişimdir. okay karacan'ın anlatımıyla tabi. tugay oynuyo diye blacburn'lü olduk biz.
oda gitti tabi dururmu. biz kimiz ki ingiltere ligi'ni izliyecez. illa lig tv lazım dimi. almıyorum lan. hadi satın.
italya ligini hatırlayan var mı dostlar. hani şu batistuta'lı roma'yı, davids'li juve'yi, mihajloviç'li lazio'yu. defterimiz arkasına en iyi kadroları yazarken ilk başta forvete şevşenko yazardık. hem hayranlığımızdan hem de adını yazmayı bilmediğimizden.
o da gitti üstat. koskoca seria tivibu denen zımbırtı da. artık totti hayal oldu bize. yok artık roma lazio maçları. bize youtube'tan 240p lik özeti değer gördüler bunlar.
ulen şampiyonlar ligi maçlarını bile izleyemiyoruz artık. küçükken maçın tamamını izlemek için yıkardık evi, o denli heyecanlıydı. şimdi yok tabi bunlar o da d smartta. sabri ugan bile yok artık. kim bilir nerede çalışıyor. bi de uefa kupası vardı ona hiç girmiyorum.
2. lig* var bi de. süper lige göre tribün kültürünün daha güzel, doluluk oranının daha çok olduğu endüstriyelleşmemiş, şehir/ilçe takımlarının oynadığı o güzel lig. en güzel zevklerden biridir benim için saat 1'de trt de imdat'ların, hayati'lerin, şeyhmus'ların, hakikat'lerin maçını izlemek. tabi aralarda karikari, atakora, ofiedu falan var. ama alıştık onlara. farklı bir zevk kattı lige.
bunlar futboldan soğumak için büyük nedenler bide farklı sebep var; başarısızlık.
hani bi milli takımımız vardı. 3.lükler, yarı finaller falan tattırdı bizlere. ama şimdi ne yapıyolar fifa sıralamasında 40. sıradalar. bu sıranın ne kadar kötü olduğu da önümüzdeki ülkelerden anlaşılıyo. kim bu ülkeler peki. honduras, peru, venezuela, ermenistan, yeşil burun adaları vs... len yeşil burun adaları diyorum. alooo yeşil burun. len burayı türkiyedeki insanların yüzde 5'i biliyosa silkin* beni. rezillik yahu. ama takıma bakarsan topçular milyonlar kazanıyo. sorsan neden böyle diye "özörömözde çok bosko vor" derler. yemezler.
para işine girmişken futbolun endüstriyelleşmesinden de bahsetmezsek olmaz.takımlar holding, başkanlar ceo, futbolcularda milyon dolarlık işçi olmuşlar. arap sermayedarlar, rus milyarderler fm oynar gibi takılıyolar.
hadi onu geç, milyon dolarlık istanbul takımlarıyla az da olsa baş edebilmek için 40 yıllık takımımın adı medikıl park oldu. len takımda iki tane melih gökçek* var bundan kötüsü olabilir mi.
bunlardan sonra artık futboldan soğumamak zor. ne maç izleyebiliyoruz ne de izlediğimizden zevk alabiliyoruz. kalmadı azizim o eski futbol. takımlarımızı çekip, papyonlarımızı takıp, ali sami yen de rakip taraftarlarla karışık oturup izlediğimiz futbol yok artık. ahh ah.