kırk yılın başı eve yemek söylemişsinizdir, hava yağmurludur. kurye kapınıza gülümseyerek gelir. yemeği alırsınız, ardından parayı tam verirsiniz ve kuryenin yüzü birden asılır. onun başı öne eğik gidişi sizin de canınızı sıkar. param olsa verirdim dersiniz içinizden. hep bu kahrolası fakirlik yüzünden dersiniz kendi kendinize.
bahşiş alamayan kuryenin sizin üzerinizde de bıraktığı tuhaf burukluktur.