insanın hayatında birşeylerin sonsuza dek değiştiği, çoğu kez, başarının, başarısızlığın, mutluluğun, pişmanlığın doğduğu anlardır. genelde o anda farkedilmez, "şimdi hayatım değişecek bak" diyemezsin. yıllar sonra o olayın yaşandığı yere şans eseri tekrar geldiğinizde, yıllardır unutmuş olduğunuz o yüzü gördüğünüzde.. son sözlerinizin başkaları tarafından tekrar edildiğini duyduğunuzda... farkedersiniz ki o gün, belki o dakika, belki sadece o kelime, hayatınızı sonsuza dek değiştirmiştir.
geri dönüşü yoktur. ancak hayal edebilirsiniz "öyle olmasaydı ne olurdu" diye. belki büyük bir mutluluk, belki de ölümdü sonuç. açlık, sefalet.. şan şöhret, ihtişam.. alternatif bir hayat, alternatif insanlar, alternatif sonlar.
gözünüzün önünden geçer bir bir. mutlu bir yuva, sobanın başında kestane pişiren çocuklarınız.. elinizde tesbih koğuştaki ranzanın üst katında oturup sigara içişiniz.. yeri gelir gülümsersiniz, yeri gelir nefesiniz kesilir birden.
ama öylece durup düşünürken, belki acı acı gülüp iç geçirirken, belki derin bir ohh çekerken, geleceğiniz sonuç şudur:
başka türlü olamazdı. o an göze aldığınız şeyler.. hepsinin bir anlamı vardı. onu siz göze aldınız. sonuçlarına katlanacaksınız. içinizden geldiği gibi, özgürce.
ve yine hepimiz biliriz ki artık geri dönüş yoktur.
çek montunun fermuarını boğazına kadar. yürümeye devam et. daha hızlı.
