(bkz: samuel huntington) un deyimiyle; ''atatürk'ün mirasını bilinçli olarak reddedenler'' tarafından ciddiye alınmayan ödüldür. mandela'nın kürtler'e yapılan baskı ve eritme politikalarına tepki göstermekten tutun da, kenan evren'in kişiliğine tepki göstermek adına ödülü reddettiğine dair birçok farklı iddia öne sürülür. baskın olan görüş, Mandela'nın kürtler hakkında, kürtler lehine bir tutum takındığı şeklindedir. tabi türkiye gibi, dezenformasyon dehası bir medyaya sahip ülkelerde, şeffaf olmayan idarelerde, bu tür konular halk tarafından tartışıldıkça tartışılır ve en nihayetinde ortaya bir hilkat garibesi çıkar.
atatürk barış ödülü... ilginç bir ödül... atatürk dönemi, dış politikasında bir savaşın yaşanmadığı doğrudur. (batı cephesinde yaşanan savaşlar serisinden sonraki dönem kastedilmektedir.) fakat dersim katliamı, şapka kanunu katliamları, istiklal mahkemesi adaleti!!!, yapılan reformların sebep olduğu isyanlar (bkz: şeyh sait isyanı), bu isyanların bastırılması gibi bir baskı rejimi de ayrıca doğrudur. dolayısıyla barış ödülü, çok iyi bir imaj çalışmasıdır.
işin atatürk ve barış kısmını bir tarafa bırakıyorum.
vakti zamanında, hak ihlalleri bakımından üst sıralarda bulunan, işkence haberleri ayyuka çıkan, götü kalkanın darbe yaptığı, diyarbakır hapishanesi ve diğer hapishanelerde nazi zulmünü aratmayacak barbarlıkların yaşandığı, bir yığın öteki insanın yaşadığı türkiye, hangi hakla insani değerlerin en önemlisi olan ''barış'' ödülünü verme cürretini kendinde bulmuştur bilemiyorum.