Aşure, (Aşura) Arapçada 10 manasına gelen "aşara" kelimesinden türemiştir. Sözcüğün Sâmî diller arasında ortak bir sözcük olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, sözcük (ve gün) Musevilik inancında Büyük Kefaret Günü için kullanılmıştır.[1] Hüseyin bin Ali ve beraberindeki 72 kişi hicri 61'de Muharrem'in onuncu gününde (10 Ekim, 680) Kerbelâ'da Yezid'in ordusunca katledilmiştir. Bunun dışında Aşure Günü'nde gerçekleştiğine inanılan dini açıdan önemli bazı rivayetler bulunmaktadır. Bunlar; Âdem'in işlediği günâhtan sonra tövbesinin kabul edilmesi, idris'in diri olarak göğe yükseltilmesi, Nuh'un gemisinin tufandan kurtulması, ibrahim'in ateşte yanmaması, Yakup'un oğlu Yusuf'a kavuşması, Eyyubun hastalıklarının iyileşmesi, Musanın Kızıldeniz'den geçip israiloğulları'nı firavun'dan kurtarması, Yunusun balığın karnından çıkması, isa'nın doğumu ve ölümden kurtarılıp göğe yükseltilmesidir. Bu olaylar saygın hadis kitaplarının hemen hepsinde geçmektedir.[2] Musevilerin de bu günü oruçla geçirdikleri, islam peygamberi Muhammed bin Abdullahın bu günde oruç tutmayı tavsiye ettiği, Yahudilere benzememek açısından orucun Aşure günü ile bir gün öncesi veya bir gün sonrası ilâve edilerek tutulması gerektiğine inanılır.