hayvan barınağı adı altında ölüm kamplarıdır. elbette ki iyi barınaklar mevcuttur ancak var olan barınak sayısında bir elin parmak sayısını geçmeyecek kadar azdırlar. her ne kadar anlamı, sokak hayvanlarının barınacakları yerler olsa da gerçekte böyle yerler değildirler. köpekler için mevcut olan kafeslerde en az 2 köpek bulunur ve ırk, kilo, baskınlık vb özelliklerine bakılmaksızın hayvanlar bu kafeslere bırakılır. kafeslerin boyutları yeterli olmadığı için baskın olan köpek diğer köpeğin beslenmesini engelleyecektir ya da büyük ırk köpek küçük ırk köpeğe zarar verecektir. sonuç olarak zayıf olan aç kalarak ya da parçalanarak ölecektir. kulübelerde bulunan köpekler ise açlık ya da parçalanarak değil, zincirlerle sürekli bağlı oldukları için kışın soğukta hayatlarını sürdüremeyeceklerdir. yavru bölümlerinde ise barınak içerisinde hiçbir hayvana aşılama yapılmadığı için, yavrulardan biri distemper olduğunda diğer yavrularda aynı hastalığa yakalanıp öleceklerdir. tabi ki yetişkin-yavru tüm hayvanlarda mevcut bulaşıcı hastalıklar diğerlerinin ölümüne sebebiyet verecektir. tedavisi kısa süren uyuz hastalığı bile uzayan dönemlerde can kaybına neden olacaktır. bunların haricinde kısırlaştırma esnasında ve ameliyat sonrasında da hayatını kaybeden bir çok can mevcuttur. kedi barınaklarında da durum farksızdır. bu sebepten aktivistler hayvan satışı yapan pet shopların kapatılması taraftarıdır. haklı ya da haksız olduklarına siz karar verin.
