5.sınıfa gidiyorum. tam böyle ergenlik şeyisi. milletin müzik türünü belirlediği yaşlar. herkes büyüme hevesinde. kızın biri rapçı diğer metelica falan. ben salak gibi dolanıyorum ortada. hakketten ben lisedede böyleydim. hiç böyle heves etmedim. ay şunu yapayım şunu edeyim diye. neyse o zamanlar bu şarkı çok modaydı. herkesin dilinde. bir gün aldım elime flütü bu şarkıyı çaldım. hiç de zorlanmadım. kimseyede sölemedim. gayet normal karşıladım. sonra okuldayken kızlar bu şarkıdan bahsediyorlardı ben onu flütle çalabiliyorum dedim. bunlar bana götleriyle güldüler. ama nasıl gülme. dalga geçtiler. zaten ezik bir tipim. dalgaya alıncak biriyim. inanmadılar. iyi yarın getirip çalayım o zaman dedim. bu salaklar hala inanmıyor. sonra yarın bunların önünde çaldım bunlar mosmor oldular. notalarını falan versene dediler. dedim nasıl yani. bilmiyorum ki. ben şarkıyı dinledim elime aldım çaldım işte. notası falan yok. sonra bunu bütün sınıfın önünde çaldım. ertesi hafta babam ve oğlum'u beyaz gelincik'i o sene dizi olarak ne varsa sevdiğim ne şarkı varsa ben hepsini çaldım. sınıf hep şaşırıyordu. notalarını falan versene diyordlardı. ama ben bilmilmiyordum notalarını falan. daha sonra flütü bırakıp bizim evdeki akerdeonu çalmaya başladım. sonuç olarak bunu herkes yapamıyormuş. bir yetenekmiş yani. müzik kulağı neden şey. neyse şarkıyı pek sevmem ama ne zaman duysam bana hep tebessüm ettirir.
