hönk. ne saçmalıyor lan bu gibi bir yaklaşımla karşı karşıya olduğumu bile bile anlatacağım, anlayan anlar.
şimdi, risk sonu kötü olayları ve rizikolu işleri başlamadan önce söylenen ve kullanılan bir tabirdir.
örn. burdan hızlı dönme çok riskli, bu iş çok riskli vs gibi...
ama risk'in sadece korku bazlı olduğunun kanısına vardım risk=korku'dur. meselâ risk göreceli bir kavramdır önce göreceli olarak ayırdım, neden göreceli bir kavramdır.
çoğuna göre riskli olan bir şey meselâ motorsiklet, paraşüt, rafting gibi üç dört kolu örnek alırsak genelde bunlar şeytan işidir ve risklidir.
ama bu saydıklarım başkalarının tek eğlencesi olabiliyor ve o herkesin risk olarak baktığı, işlerden ayrı zaman geçiremeyen insanlar oluyor bu zaten risk'in göreceli bir kavram olduğunun delili.
risk, insanların korkularının diğer adıdır. onun gerçek subliminali, korkudur, insan mabad-ım yemiyor diyemediği için her şeye kabaca riskli deyip sıyrılıyor.
hayatta hiç bir şeyi, ne zengin ne güçlü ne bilgili olmamızla engelleyemediğimiz gibi, mesela araba kazasını uçak kazasını ve bir ton şeyi, akabine başımıza gelecek şeyleride kestiremeyiz.
böyle düşününce risk kelimesi zaten ortadan ikiye bölünüp geçiyor, çünkü hayata karşı korkusuzca baktığınızda zaten risk taşak senfoniniz oluyor.
meselâ taze bir örnek verirsek, geçen gün bir vekil yanlışım yoksa bir kaç çelik yelekli polisin gidip iknâ edemediği birinin yanına çelik yeleksiz gidip, öleceksek böyle ölürüz diye cesâret örneği göstermiş ve zanlının elinden silahı almıştır.
bu korku ve olasılık düşüncelerinin diğer adı risk, cesaretse ne olacaksa zaten o olacak rasyonelliği ile yaşayan aklı selim insanların işidir.
yani işin özeti risk diye bir şey yoktur, onun gerçek adı korkudur.