1- müslüman olduğunu söylerken -haşa- kur'an'ın o buyruğunu kabul etmez, görmek duymak istemez. çağa uygun bulmadığını belirtip kitabı mübin'de var olduğu halde örtünme, sakınma, cazibeyi ortadan kaldırma ayet i kerime'sini yok kabul eder. müslümanlık sıfatının sahibi olduğunu belirtmekle de çelişki üretir. allah azze ve celle islah etsin, doğru yolu göstersin, sıratı müstakim üzere yaşam ihsan etsin.
2- müslüman olduğunu söylemez, utanır. içinde bir allah cc inancı taşısa da, bunu pek belli etmek istemez. din, iman, kurallar, kaideler uzağında olsun; duymasın, görmesin, bilmesin ister. dinin gereklerini yerine getiren hemcinsi kişiye de siyasi simge kılıfını uydurup sunarak vicdanen rahatlar. karşılık olarak bunun allah buyruğu olduğu belirtildiğinde görmek, duymak, bilmek istemediği ile yüzleştirilmiş olduğundan öfkelenir ve çatışma üretir. esasen içerisinde var olan hissiyatın uyarılması sebepli bir ataktır bu. delikanlı ol olm. ya inan uygula, ya da inanma uygulama.
2 tür arasında benzer nitelikler göze çarpmakta fakat, 1. tür uzlaşılabilir konumda yer alırken, diğeri dünyaya ve tağutlara ram olduğundan anlaşmak fiilinin ötesindedir. polygami devletce resmileştirilsin de evleneyim bu iki türle aynı anda ve islahlarına yardımcı olayım diye bir murad sahibiyim. ne, olmaz mı? niye ki? e zina suç olmaktan çıkarılıp meşrulaştırılıyor da, bu neden olmasın? enteresansınız cümleten.