onu ilk gördüğüm gün bir avukatlık bürosunun kapısına gittiğim gündü.kapiyi actigimda memelerini sivazliyordu. dünyanın en güzel görüntüsü bu olmalıydı. dayanamadım bende kendi memelerimi sıvazlamaya başladım. ikimizde zevk çığlıkları atıyor, iş hanını inletiyorduk. işimiz bitince birbirimizle hiç konuşmadık. hemen dışarı çıktım. koşar adım uzaklaştım oradan.
üç ay sonra onunla tekrar karşılaştık. evimin köşesindeki bakkala, sigara almaya girmiştim. aman allahım içerde o vardı. o da beni görür görmez tanımıştı. gözlerimin içine bakıyor, ellerini kıpır kıpır oynatıyordu. bakkal mahmut amca aramızda birşeyler olduğunu o anda anlamıştı. ben dayanamadım ve memelerimi sıvazlamaya başladım. bunu görünce oda memelerini sıvazlamaya başladı. bunları gören mahmut amcada kendi memelerini sıvazlamaya başladı. şok olmuştum ama çokta zevk duyuyordum. sonra ikimiz sanki konuşupta anlaşmış gibi kendi memelerimizi sıvazlamayı bırakıp mahmut amcanın memelerini sıvazlamaya başladık. mahmut amcada boşta kalan elleriyle bir yandan peynir kesiyor bir yandanda zevk çığlıkları atıyordu.
o anda içeriye para bozdurmak isteyen biri girdi. halimizi görür görmez elindeki parayı yere fırlattı ve üstünü başını çıkararak memelerini sıvazlamaya başladı. mahmut amca peynir kesmeyi bırakarak para bozdurmak isteyen kişinin memelerini kavradı. bir yandan onun memelerini sıvazlıyor bir yandan meme uçlarını çimdiriyordu. kaçmalıydım burdan. oda kaçmamız gerektiğini anladı. aynı anda mahmut amcanın memelerini bıraktık ve koşmaya başladık. caddelerce yanyana koştuk. sonrasında artık durmamız ve tanışmamız gerektiğine karar verdim. ben kendimi tanıttım.
- 'merhaba, ben kamil' dedim.
oda kendini tanıttı:
- 'merhaba, bende tarık' dedi.
şok olmuştum. erkekti lan bu!! ibnemisin sen dedim. ibne senin babandır, ben evli barklı adamım dedi. peki neden seni ilk gördüğüm gün memelerini sıvazlıyordun dedim. sivilce vardı, onu patlatmaya çalışıyordum dedi. aman allahım bu nasıl bir hataydı. bu olanları mahmut amcaya nasıl açıklayacaktım...