serinin sağlam bir fanı olarak, sıcak sıcak bitirdiğim oyun.
şimdi elimden geldiğince oyun hakkında izlenimlerimi yazacağım. buradan sonra yazacaklarım oyunu oynamamış kimseler için oyun heyecanını azaltacak detaylara sahip olabilir. lütfen okumayınız, okuduysanız sövmeyiniz.
öncelikle, sevgili ac fanları, şimdi size edward'ı içerecek sonraki oyunda, oyunun kesin olarak geçeceği yeri açıklıyorum. 18 yy. ingilteresine hazır olun.
başlangıç olarak hikaye konusunda eksik gördüğüm ya da güzel bulduğum noktalardan bahsedeceğim.
karakterimiz, bir korsan, hayatı sefalet içinde geçmiş ama soylu bir hatunu doğal çekiciliği ile etkilemiş, zenginlik ve şöhret isteyen, kanı denize çeken hırslı bir genç adam.
karakter bize yeşilçamdan çok tanıdık gelse de, şöyle bir farkı mevcut; adam kesinlikle ssksı olan, sabah 8 akşam 5 bir denizci olmak istemiyor, devlette çalışarak istediği yere gelemeyeceğinin farkında. bu yüzden kısa yoldan zengin olmak adına kendini korsanlığa veriyor.
şunu söylemeliyim ki, bunun bir giriş oyunu olduğu çok açık, ac 1, ac 2, acb , acr ve ac3'le beraber bu hikayenin bir kısmı kapanmış, çünkü oyun adeta lostun ilk 2 sezonu gibi, sürekli yeni sorular ve mevzular var. giriş olduğu konusuna ise şuradan kanaat getirdim, sondan bir önceki sequence'e kadar,karakter asasin değil, asasinleri tanıyan, ama onlarla birlik olmamış ama aynı yolda giden bir karakter. para hırsı ve yaptığı bir yanlış yüzünden asasinlerle işbirliği yapan, nispeten sıradan bir korsan.
o yüzden oyun boyunca kafanızda şu soru olabilir benim gibi? " ne sikime giyiyorum ben bu asasin kıyafetlerini".
oyun malesef 2 oyundan oluşuyor gibi asasin kırid ve korsancılık, main quest çok kısa, denizlerde gezme olayı bir süre sonra sıkmaya başlıyor. sürekli kafanızda aynı şey çınlıyor, " ben asasin kırid oynuyorum, asasin olmayan bir karakterle, asasinlerle alakasız bir yere doğru gemide seyrediyorum, ne yapıyorum amk ben?"
bu soruyu ne kadar az sorarsanız, o kadar keyifli bir oyun oynarsınız.
şehir olarak sadece havanadan keyif aldım, oyunun müziklerini genel olarak beğendim. gerçekten bu oyunda şehir olmayınca bir eksiklik oluyor. bize yüksek bina lazım. minareye de razıyız *
oyun içi serpiştirilmiş bilgiler, great minds muhabbeti, tarihten bir çok imge olması kesinlikle çok güzel, tarihsel doygunluğu ac3 zerre sağlayamamıştı, bu eh dedirtti.
senaryo içerisinde şu sage olayına kafam tam basmadı, sanırım juno'nun kocası, ama neden ölüp ölüp diriliyor, ya da nasıl yeni bedene geliyor, onları çözemedim.
sticky notes sikini toplarsanız, bi artifact fotosu çıkıyor, hadi bakalım dedirtiyor. o notlarda şöyle bir bilgi var eğer yanlış çevirmediysem " sizi biz yarattığımız için, genlerinizde bizim icatlarımızı tekrar yaratacak bilgi saklı, gelişen teknolojiniz bizi uyandıracak güce ulaşacak" gibi bir şey vardı, güzel bence.
oyun, deniz savaşları dışında çok kolay. dövüşler, askerler vs hepsi cidden kolay, ama minimapi beğenmedim, çokça haritada gözükmeyen askerlerden dolayı detected oldum. çok az görev direkt stealth istiyor, kalanında kıyma makinası gibi oynayabilirsiniz ( stealth yapmak sadece zamanınızı çalıyor) dövüşler uzun gelirse, smoke bomb- sword kombosu ile tek bar can kaybetmeden sağ kalabilirsiniz.
çeşit çeşit silah var , pistol, hidden blade, fist, sword, rope dart ( çok az kullanıyorsunuz ), smoke bomb, tüftüf ( uyku ve delirtme oku atan ). bir asasin için bu kadar çeşitlilik bence yeterli. ama kılıç ve pistol çeşitleri çok az, çok çok çok az ! özellikle şöyle bir sorun var, aynı sıkıntı 3'te de vardı, silahların hepsi en başta açık. yani en güçlü kılıcı gidip parasını biriktirip alabiliyorsunuz daha seq 1'de. bu bence güzel değil, 2 serisinde nasıl seq geçtikçe açılıyordu, mecbur item değiştiriyordunuz, olmamış.
zırh olayı geri gelmiş gibi, ama tam da değil. mesela bi templar armor bir de mayan armor var, önceki oyunlardaki altair armor benzeri, ama kıyafetlerde hood yok ! sadece orjinal kıyafette karakterin kapişonu var, kalan tüm kıyafetlerde başı açık ! benim türbanlı asasinlerimin üstüne işediler diye bağırsa tayyip, haklı.
templar armor, kılıçlardan vb az damage almanızı sağlıyor, mayan armor ise mermileri damage almadan sektiriyor. parayla alınan kıyafetler de var sanırım, mesela diplomat kostümünde az ilgi çeker yazıyor.yine aynı soru : " biz ne sikim asasiniz, templar armor nedir"
minerva temple'dan çıkmış ama, sanırım hala geri dönecek gücü yok. oyun sonu bize saldıran herif sanırım bu minervanın kocası olan manyaktı. öldü gene, amk evladı, sinirlendim ona.
sırada nasıl bir oyun ve setting var bilmiyorum, günümüze yakın bir oyun olmayacak demişlerdi, 1. dünya savaşı ve rusya işi yaş gibi. kendini animusa bağlayan abla yüzünden acaba 2. dünya savaşı mı olur dedim bir ara, sanırım o da yaş.
edwardı içerecek sonraki oyun kesinlikle ingilterede geçecek, bundan artık eminiz, oyun sonu sinematiğinde kızı 20'li yaşlara gelmişti, 8 9 yaşında da yanına almış gibiydi. haytham'da 6 yaşlarındaydı, demek ki edward'ın 6 7 senelik bir öyküsü var daha anlatılmayan. connor'un devamını anlatmamışlardı, edward'ı anlatırlar gibi geliyor.
bu arada, oyunun içinde bir duvarda assassin's creed : rising phoenix posteri var, demek ki böyle bir oyun çıkacak.
oyun içinde forumlarda tartışılan her tarih dönemi hakkında bilgi var, feodal japonyadan tutun fransız devrimine, mısırlılardan romalılara kadar. içimden bir ses, fransız devrimi diyor. yaşı tutuyorsa, connor'u templar ile yüzleşmeye avrupaya gönderebilirler. yeni bir asasin olması ihtimali daha yüksek ama. yine de connor'un devam öyküsünü istiyorum.
aklıma gelmişken, 3. oyunda connor'un onlarca öldürme animasyonu vardı, bunda çok az var, neden aldılar bu yeniliği bilemem.
son olarak, ubisoft geliştirdiği motoru ve deniz savaşı oyununu, oyuncuya yeterince verdi. ha bir de ara not, oyunun içinde kaybolan olvier karakterinin kaybolduğu yer chicago, watch dogs oyunu sizce nerede geçiyor? * ubisoft insanların ne istediğini artık biliyor, bina, şehir, tarih, mantıklı bir asasin. deniz savaşı olayını bitirdiklerini düşünüyorum, umarım haklı çıkarım.
öeah notu : oyunda, abstergonun diğer asasinler hakkında hazırladığı incelemeler var, izlemeden bitirmeyin. connor'u biraz daha sevdirebilir size. ubi de farkında sığır yarattığının *