gerçi 5 tl bira parasını tam denkleştirmiştim ki, belediye otobüsüne bindiğimde akbilimde kontür kalmadığını farkettim. her ne kadar otobüs şoförü babacan amca "hadi geç bu sefer benden" dediyse de, dönüşte böyle babacan bir şoför amcaya denk gelemeyebilme korkusu sardı bedenimi.
mecburen indim otobüsten.
parasızlık çok kötü birşey. allah kimsenin başına vermesin.
şu an bu entryi belediyenin açlar evinden yazıyorum. pazar kahvaltısında margarinli ekmek yedik ve tek şekerli çay içtik inanabiliyor musunuz?
not: allahsiz kitapsiz şu an yahut dün gece bana sövdüğünü hissettim, hissetmedim değil. bilmek istediğiniz buysa itiraf ediyorum hanım izin vermedi, kayınçolar geldi amk. tamam mı?