kendimi bomboş ve arafta hissediyorum. içimde birkaç gündür tarifsiz ve sebepsiz bir sıkıntı var ve bir-iki yakın arkadaşım hariç ev arkadaşım dahil kimseyle konuşmak istemiyorum. kendimi sokağa atmak ve kilometrelerce yürümek istiyorum yanımda ne cüzdanım, ne telefonum, ne de anahtarlarım olmadan. sessizliği ve geceleri seviyorum, gündüz binlerce kişinin doldurduğu ancak gece kimsenin olmadığı sokaklarda yürümeyi de öyle.
her şeye aşırı tepki veriyorum, kendimi en olmadık şeye söylenirken buluyorum bazen. diğer hiç kimse umrumda değil de ailemi üzdüğüm de oluyor bu yüzden ve hemen ardından telefona sarılıp özür diliyorum içtenlikle. herkes gittiğinde onların yanımda olacağını bilmek içimi rahatlatıyor, bir yandan da ya onlar da giderse diye düşünüp çıldırıyorum.
dersler biter bitmez okulu terk ediyorum. dönemimden birkaç kişinin kaldığı ve kardeşim yaşındaki bir sürü yeni yetmenin doldurduğu kantinlerde ölesiye sıkılıyorum.
yaklaşık bir aydır işsizim ve başta uzun bir tatil olarak gördüğüm bu durumdan da sıkılmaya başladım. bu sürede birçok şirketle görüştüm ve ilk birkaç görüşmedeki gerginliğimi tamamen özgüvene ve rahatlığa bıraktım ve böylesinin daha işe yarar olduğunu bir kez daha tecrübe ettim. muhtemelen şu an flört ettiğim şirkette işe başlayacağım ve kariyerim için iyi bir başlangıç olacağına inancım tam.
uzun bir zamandır hayatıma kimsenin girmesine izin vermiyorum ve kendim de bir arayış içinde değilim. karşıma çıkan kişiler ise bende zerre kadar heyecan uyandırmadığı gibi boş ve geçici birer adaydan öteye gidemiyor. hayata bir süre daha hissiz ve merhaba merhaba'larla devam etmenin hiçbir sakıncası yok sanırım.