"Kemalizm denilen muazzam safsata kısmen Fransa kısmen de italya ve Rusya'dan alınmak suretiyle dış âlemin bir değil, birkaç merkezine birden bağlı olan, bu suretle diğerlerinden daha çok ve karmakarışık bir şekilde dışarıya bağlı bulunan bir ucubedir."
"Biz onların Kemalist rejimlerinin her marifetini, tehdidini, iftirasını, hapsini, işkencesini, tabutluğunu ve mezarlığını 1944'te gördük ve şatafatlı Kemalizm'in ne olduğunu anladık."
"Bugün dönme, mason ve Kemalist güruhunun ağzında sakız gibi dolaşan yobazlık kelimesi en çok kendilerine yakışmaktadır: inkılâp yobazları... Kendilerinden başka türlü düşünenlere tahammül edemeyen Kemalist ve mason yobazlar."
son derece isabetli ve katıldığım tesbitler. bugün ortalık "türkçüyüm" diye geçinip kemalizm borazanlığı yapanlarla dolu. Mustafa kemal'i beğenmeyenlerin ırkını, türkçüğünü sorgulayan insanlar var. işte atsız'ın sözleri gün gibi ortada.
atsız 38 kitap yazmış. hiç birisinde kemalizme bir güzelleme yok. aksine dalkavuklar gecesi ve z vitamini isimli kitaplar kemalizmin idollerini anlatıyor. kitapların listesi şurada: http://www.nihal-atsiz.co...hal-atsizin-tum-kitaplari
şimdi atsız'ın hayatına kısaca bir göz atalım:
- 12 ocak 1905 tarihinde kadıköy'de doğdu.
- 1922 yılında askeri tıbbiyeye girdi. 4 mart 1925 tarihinde üçüncü sınıftayken türkçülük karşıtı öğrencilerle kavga etmesi üzerine okuldan atıldı. (tbmm 1920'de açıldı, cumhuriyet 1923'de kuruldu. tek parti dönemi ve başta m.kemal var ve bir türk evladı okuldan "türkçülük karşıtlarıyla kavga ettiği için" atılıyor. m. kemal de sözüm ona türkçü ve turancı.)
- 1926 yılında istanbul üniversitesi yüksek muallim mektebine kaydoluyor ve bir hafta sonra askere çağrılıyor. tecil isteğine red. (o devirde okuyan bir avuç Adam var, yurtta sulh cihanda sulh diyen bir lider var bu Parlak öğrenci askerlik gerekçesiyle okulundan uzaklaştırılıyor. 'on yılda on beş milyon genç' yaratanlar tarafından.)
- Atsız mecmua 25 mayıs 1931 tarihinden 25 eylül 1932 yılına kadar 17 sayı yayımlanabildi. Dergiler daha sonra mahkeme kararı ile toplatıldı. (başta bütün dünyanın saydığı bir kumandan var, 'Fikri für, vicdanı hür, irfanı hür' nesiller yetiştirmek isteyen, akıl ve bilimi işaret eden lider ve rejimi dergi kapatıyor. hem de türkçü bir dergi.)
- 1932 temmuz'unda ankara'da birinci türk tarih kongresi toplanıyor. zeki velidi togan gibi bir tarih üstadı prof ve türkolog yerine Doktor reşid galip'in sözü geçiyor. atsız ve arkadaşları zeki hocadan yana olduklarını deklare ediyorlar. türkçü! Mustafa kemal reşid galip'i iki ay sonra maarif vekilliğine atıyor. reşid galip türk ocaklarını kapayıp yerine halkevlerini açıyor. üstelik aynı kişi bir de köprülü hocayı edebiyat fakültesin dekanlığından alıyor. ve atsız'ın asistanlığını da alıyor. (Doktor adamı milli eğitim bakanı yapan kişi kim? hatta bu olaylardan sonra zeki velidi hoca yurtdışına çıkıyor.)
- Atsız, Edirne'de iken Atsız Mecmuanın devamı mahiyetindeki Aylık Türkçü Dergisi olan Orhun (5 Kasım 1933-16 Temmuz 1934, sayı 1-9' u yayımlamıştır. Orhun dergisinde, Türk Tarih Kurumu tarafından çıkarılan ve liselerde ders kitabı olarak okutulan dört ciltlik tarih kitaplarında bulunduğunu iddia ettiği yanlışları ağır bir şekilde eleştirdiği için 28 Aralık 1933'te bakanlık emrine alınmıştır ve Orhun dergisi de 9. sayısında Bakanlar Kurulu kararı ile kapatılmıştır. (işte yine müthiş bir düşünce özgürlüğü sahnesi. türkçüler demesin, Mustafa kemal bize türk tarihini yeniden öğretti.)
- Atsız, Kasımpaşa'daki Deniz Gedikli Hazırlama Okulu'nda Türkçe öğretmeni olarak 4 yıl kadar çalışmış ve 1 Temmuz 1938 tarihinde bu görevinden ihraç edilmiştir.
görüyorsunuz Mustafa kemal zamanında atsız beğ'in atılmadığı yer kalmamış. burada kesiyorum. daha bunun inönü zamanı var, 3 mayıs'ı var, ırkçılık-turancılık davası var. Nihat atsız ile Mustafa kemal'i aynı potaya koyamazsınız. sizler düpedüz kemalizmin oyuncağı olmuşsunuz yahut bilinçli olarak insanları türklükten soğutuyorsunuz. Nihal atsız'ı seven ve yolundan giden kişiler bu gerçekle yüzleşmeli, kişilerin değil fikirlerin adamı olmalıdır. o Kutlu fikir şüphesiz dünden bugüne değişmez Ülkü olan türkçülüktür.
atsız'ın durağı uçmağ olsun. tanrı türk'ü korusun!
