karar vermeden önce 'hangi kriterlere göre' sorgulamasının yapılması gerektiğini düşündürür. bu bağlamda; nüfus, ekonomi, kültür, sanat ve eğlence mekanları ile doğal güzellikler anlamında eldeki istatistiki verilere göre ilk beş ili şöyle bir irdeleyelim;
+ ekonomi (vergi gelirlerine bağlı olarak);
- istanbul - 10.3 milyar tl.
- izmit - 2.7 milyar tl.
- izmir - 2.5 milyar tl.
- ankara - 2.4 milyar tl.
- bursa - 2.3 milyar tl.
+ nüfus ( 2012 die nüfus verilerine bağlı olarak);
- istanbul - 13 milyon 854 bin kişi.
- ankara - 4 milyon 965 bin kişi.
- izmir - 4 milyon 5 bin kişi.
- bursa - 2 milyon 688 bin kişi.
- adana - 2 milyon 125 bin kişi.
+ sosyal yaşam (kültür-sanat ve eğlence mekanlarının niceliği olarak);
- istanbul - 91 müze, 69 tiyatro sahnesi, 256 sinema salonu, 2640 eğlence mekanı.
- ankara - 57 müze, 22 tiyatro sahnesi, 116 sinema salonu, 270 eğlence mekanı.
- izmir - 16 müze, 7 tiyatro sahnesi, 86 sinema salonu, 498 eğlence mekanı*.
- antalya - 8 müze, 3 tiyatro sahnesi, 52 sinema salonu, 431 eğlence mekanı*.
- bursa - 12 müze, 6 tiyatro sahnesi, 50 sinema salonu, 228 eğlence mekanı.
+ doğal güzellikler (ormanlar, göller, sahiller olarak);
- antalya - 2 milyon 54 bin hektar orman, 25 km2 göl alanı, 640 km sahil şeridi.
- istanbul - 238 bin 710 hektar orman, 81 km2 göl alanı, 647 km sahil şeridi.
- bursa - 1 milyon 76 bin 235 hektar orman, 29.4 km2 göl alanı, 135 km sahil şeridi.
- izmir - 203 bin 151 hektar orman, 3.5 km2 göl alanı, 450 km sahil şeridi.
- ankara - 397 bin 377 hektar orman, 341 km2 göl alanı, 0 km sahil şeridi.
veriler değerlendirildiğinde şu çıkarımlar yapılabilir;
- istanbul'u birincilik kürsüsünden indirecek bir il önümüzdeki 50 yıllık süreçte görülmemektedir.
- ikincilik için ankara ve izmir'in önümüzdeki 20 yıllık süreçte ciddi bir çekişme içinde olacağı açıktır.
- dördüncü il olarak ise çekişmenin, bursa ve antalya arasında yaşanacağı söylenebilir. bir zamanların 4.vilayeti olan adana'nın bu yarışta esamesi bile okunmamaktadır artık.
önemli not: izmit'lilerin ekonomiye katkı oranlarına bakıldığında yaşamıyor, yalnızca çalışıyor oldukları izlenimi alınmaktadır. açıkcası, kültür, sanat ve eğlence mekanlarının azlığına bakıldığında güneydoğu insanından önce onlar devlete isyan etmeli demek geliyor insanın içinden.