Franz Kafka'nın -tahminen- 1939 yılında Milena Jesenska'ya yazdığı mektuplardır.
"milena sen şimdi yüreğime aklıma bütün varlığımı büyüleyen o sesinle çağırıyorsun beni yanına. ama aslında beni tanımıyorsun bile. birkaç mektup başkalarının birkaç güzel sözü aldatıyor olabilir hala seni. belki de bütün bu söylenenlere aldanmayıp foyamı ortaya çıkarmak için çağırıyorsun beni. başını döndüren şeyler beni görünce kaybolacak biliyorum. bundan korkuyorum."
"sen benim için saf, el değmemiş bir genç kızsın milena. senin gibi tertemiz, eldeğmemiş bir beyazlığı olan biriyle hiç karşılaşmadım ben. böyle birine dokunabilmek büyük bir cesaret işi. bu kirli, korkak, kararsız, soğuk eli nasıl uzatırım sana."
"seni kaybetmekten o kadar çok korkuyorum ki milena. bazen düşünüyorum da eğer gerçekten insanlar mutluluktan ölebilselerdi benim çoktan ölmüş olmam gerekecekti. ama ben aksine mutluluk sayesinde tekrar hayata döndüm."